İtalya’da koronavirüs salgınında en fazla can kaybının yaşandığı kent olan Bergamo’da, yakınlarını kaybedenlerden oluşan bir grup toplu suç duyurusunda bulundu.
Yakınlarını koronavirüsün neden olduğu Covid-19 hastalığı nedeniyle kaybedenlerden oluşan 50 kişilik bir grup bu sabah Bergamo Adliyesi’nde suç duyurusunda bulunarak “gerçeklerin ortaya çıkması ve kurbanlar için adaletin tesisini” istediklerini söyledi.
Bergamo’da pandemide yakınlarını kaybedenler “Şikayet Edeceğiz” isimli bir komite kurmuştu. Bu komitede yer alan 200 kişinin daha suç duyurusunda bulunması bekleniyor.
Şikayet Edeceğiz komitesi üyeleri, sağlık krizi boyunca “Ellerinden geleni yapan sağlık görevlilerine değil, yalan söylemekten başka bir şey yapmayan politikacılara karşı” olduklarını belirtiyor.
Şikayetçiler, salgının başında vakaların görüldüğü yerlerin hemen “kırmızı bölge” ilan edilmemesi, gerekli önlemlerin alınmaması gibi ihmal ve hataların yapıldığını söylüyor.
Kuzeydeki Lombardiya bölgesinde yer alan 1,1 milyon nüfuslu Bergamo’da resmi kayıtlara göre Şubat ayından bu yana pandemide yaklaşık 3 bin kişi hayatını kaybetti. Ancak Bergamo Belediye Başkanı Giorgio Gori gerçek ölü sayısının çok daha yüksek olduğunu, geçen yıllara göre bu senenin aynı döneminde bölgede fazladan 6 bin kişinin öldüğünü söyledi.
‘Ambulans gelmedi, yoğun bakımda yer yoktu’
Şikayet Edeceğiz Komitesi kurucularından Cristina Longhini, 65 yaşındaki babası Claudio Longhini’nin 19 Mart’ta hayatını kaybettiğini ve hala birçok sorunun cevapsız kaldığını anlattı.
Cristina Longhini’nin anlatımına göre babası Mart başında ishal ve baş dönmesi gibi semptomlar göstermeye başladı. Telefonda görüştükleri aile hekimi, bakteriyel enfeksiyon şüphesiyle antibiyotik tedavisi uyguladı.
Claudio Longhini’nin durumu bir hafta kadar sonra daha da ağırlaştı ancak solunum sıkıntısı yaşamadığı için koronavirüs testi yapılmadı ve ailenin ambulans çağrıları da karşılıksız kaldı.
Longhini, sonunda ailenin tanıdığı bir doktorun devreye girerek ambulans istemesi üzerine hastaneye kaldırıldı. Ancak bir süre sonra durumu daha da ağırlaşan adam için yoğun bakımda yer bulunamadı.
Cristina Longhini, babasının son günlerinde neler yaşadığını bilmediklerini, hayatını kaybettiğinden bile ancak kendileri hastaneyi arayınca haberdar olduklarını söyledi.
Longhini, babasının naaşını kanlar içinde gördüğünü, kalan eşyasının da kendisine bir çöp poşeti içinde teslim edildiğini anlattı.
Longhini’nin babası da, Bergamo’da krematoryumda yer kalmadığı için askeri araçlarla başka kentlerde yakılmaya götürülen cenazeler arasındaydı.
Cristina Longhini, bugüne kadar hiçbir siyasetçinin kendileriyle görüşmediğinden, kimsenin sorularına yanıt vermediğinden şikayet etti.
Kaynak: https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-52991275