Merkez Konseyi’nin Görevden Alınması Sonrası TTB’de Dayanışma Buluşması: Şimdi Mücadeleyi Ortaklaştırma ve Büyütme Zamanı!

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi’nin görevden alınması talebiyle açılan davanın 30 Kasım 2023’te görülen yedinci duruşmasında Merkez Konseyi’nin görevden alınması kararı verildi.

Karar üzerine TTB’nin seçili kurullarının üyeleri, tabip odalarının yönetici ve üyeleri ile hekim ve hak örgütlerinin, emek-meslek örgütlerinin, demokratik kitle örgütlerinin, siyasi partilerin temsilcileri ve milletvekilleri dayanışmak amacıyla TTB’de bir araya geldi.

Dayanışma ziyaretine gelenler arasında Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) ve Türkiye İşçi Partisi (TİP) milletvekilleri ile Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), İnsan Hakları Derneği (İHD), Halkevleri, Sol Parti yönetici ve üyeleri yer aldı.

TTB’de yapılan basın toplantısında ilk sözü Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı aldı. Yıllardır kaynağı belli olan vaazlarla alınan yargı kararlarına bugün bir yenisinin eklendiğini söyleyen Korur Fincancı, TTB’nin örgütlü ve bütünlüklü yapısına ve mücadele çizgisine dikkat çekti:

“TTB, sadece Merkez Konseyi üyeleri ile sınırlı bir meslek örgütü değildir. TTB, tüm üyelerinin bütünlüğü içinde var olan, mücadelesini de tüm üyeleri ile birlikte yürüten bir örgüttür. Şubat depremleri bunun en sıcak örneğidir. Ülkenin dört bir yanından TTB üyesi meslektaşlarımız hızla deprem bölgesine gitmiş, gönüllü olarak emek sarf etmiş, depremzedeleri yalnız bırakmamıştır. TTB sadece sağlık ortamının düzenlenmesi ve sağlık politikalarının geliştirilmesi için değil; aynı zamanda toplum sağlığı ve onun için şart olan özgürlük, demokrasi, adalet gibi kavramlar için de mücadele eden bir örgüttür. Dolayısıyla TTB’nin mücadelesi bitmez. Çünkü mücadele, TTB’nin adıdır”

TTB Hukuk Bürosu’ndan Av. Verda Ersoy kısa bir hukuki değerlendirme yaptı. 6023 sayılı TTB Kanunu uyarınca işlemesi gereken süreci aktaran Ersoy, mahkeme kararlarının kesinleşmedikçe uygulanamayacağını kaydetti.

Buluşmada daha sonra dayanışma amacıyla TTB’ye gelen kurumların temsilcileri kısa sözler aldı. Yapılan konuşmalarda yargı yoluyla yapılan saldırıların sadece TTB’ye değil, topyekun toplumsal muhalefete yönelik olduğu vurgulandı. Konuşmalarda bugün gösterilen dayanışmanın, ortak bir mücadele çizgisine dönüştürülmesi gerektiğinin altı çizildi.

Alıntı: ttb.org.tr