DÜNYA’YI GEZELİM
Valensiya havaalanından şehre ulaşmanın en kolay yolu metro. Alanın hemen altındaki metro girişinde otomatik makinalardan bilet alabilirsiniz. Ancak iki üç günlüğüne turistik ziyaret nedeniyle geldiyseniz turist kart almanız sizin için daha faydalı olacaktır. 24, 48 ve 72 saatlik alternatifleri olan kartla tüm toplu taşıma araçlarından sınırsız faydalandığınız gibi birçok müzeyi de ücretsiz ziyaret edebiliyorsunuz(http://www.valenciatouristcard.com/en/home). Dilerseniz ziyaretinizden önce online sipariş verebilir, teslim noktanızı da seçebilirsiniz. İnternet üstünden alımlarda %10 indirim yapılıyor. Kartın sağladığı bir başka avantaj da belirli yerlerde iki kez birer içecek ve yanında İspanyol mezesi Tapaslar’dan birer tane ikram etmeleri. Eğer cep telefonunuza metro ve otobüs ulaşımı ile ilgili uygulamaları da indirdiyseniz turist kartınızla hiçbir zorluk çekmeden kentin ve yakın çevrenin altını üstüne getirebilirsiniz.
1957 yılındaki büyük sel felaketiyle nehir yatağı değişerek Valensiya’nın güneybatısına kayan Turia nehrinin eski yatağı günümüzde devasa bir park olarak yemyeşil bir taç gibi eski şehrin kuzey ve doğusunu çevreliyor. Parkın bir ucunda bulunan devasa hayvanat bahçesinde yaban hayvanları doğala yakın ortamlarında ziyaretçilerini karşılarken diğer uçundaki üç yüz elli bin metrekarelik alanda ünlü mimar Santiago Calatrava tarafından dizayn edilmiş “Bilim ve Sanat Şehri”yer alıyor. 1988 yılında ziyarete açılan kompleks, devasa uzay gemisi görünümüyle fütüristik mimarinin en güzel örneklerinden biri olmuş. Bu iki yapının arasında kalan yaklaşık 7-8 km. uzunluğundaki bölgede ise her türlü spor faaliyetine uygun olarak düzenlenmiş alanlar mevcut. Kendini spora vermiş Valensiyalıları günün her saati burada görmek mümkün.
Parktan ayrılıp tarihi kapı Porte de Serrans’dan eski şehre girin. Bir zamanlar surlar içindeki Valensiya’ya giriş çıkışı kontrol için kullanılan tarihi kapının üzerine çıkabilir, şehrin harika resimlerini çekebilirsiniz. Yine şehrin batısındaki kapı Torres de Quart da mutlaka görülmeli. Kapıdan geçip sağa doğru yönlenirseniz Carme mahallesine gireceksiniz. Tarihi dar sokakları, güzelliğinden hiçbir şey kaybetmemiş binaları, küçük meydanlarını çevreleyen şirin kafeleriyle sizi kendine hayran bırakacak.
El Carme dışında eski şehir, devasa meydanları Katedral ve Kiliseleri, belediye binası, boğa güreşi arenası, geçen sene yüzüncü yılını kutlayan tren istasyonu ve zamana meydan okuyan birçok yapısıyla her zaman turistlerin ilgisini çekiyor. Her gün saat 14.00’ e kadar açık olan kapalı pazar yeri El Mercat mutlaka görülmeli. Yerel ürünlerin en tazelerinin satıldığı, isterseniz ayak üstü bir şeyler atıştırabileceğiniz curcunalı bir yer. Valensiya’daki değişik temalı onlarca müzenin çoğu belediyeye ait. Hepsini dolaşmak isterseniz bir hafta da yetmeyebilir.
Kentte her yıl 15- 19 Mart’ta kutlanan ilginç festivalin adı “Las Fallas”. Şubat ayının sonunda başlayan festival hareketliliği kentin meydanlarına kağıt ve ahşaptan kurulan devasa kuklalar, sokak eğlenceleri, konserler, havai fişek gösterileri, arkalarında bando mızıkayla dolaşan yerel kıyafetli Valensiyalılar ve her yerde karşınıza çıkan maytap ve torpillerle kendini belli ediyor. Tüm bu hareketlilik son gün kuklaların ateşe verilmesiyle son buluyor. Amaç baharın gelişini kutlamak ve kışın hüznünden kurtulmak. Eğer festival zamanına denk gelmediyseniz üzülmeyin. Her sene seçilerek yakılmaktan kurtarılan kuklaların sergilendiği bir müzeleri de var.
Valensiya sadece tarihi ve kültürel dokusuyla değil, kilometrelerce uzanan bembeyaz kumlu plajlarıyla da keyif veren bir şehir. Uzun süren yaz sezonu nedeniyle deniz ve güneş için de tercih edilebilir.
Yemek için ise elbette İspanyol klasiği safranlı pirinçle yapılan “Paella”; ama illaki deniz ürünlü olanı. Çeşit çeşit tapasları, yanında Sangria veya Cava ile mideye indirmeden gelmeyin. Bir de Horchata denilen süte benzer tatlı yerel bir içecekleri var. Chufa denilen, yer altında yetişen bir bitkinin yumrularından su ve şeker karıştırılarak yapılıyor. Churros denen bizim lokmaya benzeyen bir tür hamur işiyle tüketiliyor. Sonuç olarak her mevsimde keyifli zaman geçirilebilecek, her tür zevke hitap eden tarihi ama modern bir şehir Valensiya.