Son zamanlarda duymaya alışarak artık kanıksadığımız ama aslında hiç de kanıksamak istemediğimiz, ne çok konu geldi gündemimize: Kesilen zeytin ağaçları, yapılmak istenen termik santraller, maden kazaları, diğer iş kazaları…. Bir de toplumumuzda taraflaşmanın arttığı, yapıcı diyalogların azaldığını gördükçe geleceğe yönelik umutlarımız azalıyor. Bazen insan umut vadeden, iyi şeyler olmuyor mu ülkemizde diye sormaktan kendini alamıyor.
Beni son zamanlarda umutlandıran bir projeden bahsetmek istiyorum:
Farklı taraflardaki grupların, istenildiğinde, güçlerini birleştirerek paydaş olarak ele ele vermesiyle neler yapabileceğinin örneği olan bu projenin adı; FERROSH. Açılımı; “Türkiye’de Metal Sektöründe İş Sağlığı ve Güvenliği İçin Etkin ve Güvenilir Kaynakların Kullanımı’’
Bu proje;önleyici İş Sağlığı ve Güvenliği(İSG) şirket politikaları, risk değerlendirmesi, Türkiye’deki metal sektöründeki sosyal ortaklar arasındaki ve sağlık uzmanları arasındaki İSG riskleri ile ilgili bilinç oluşturulması ve daha sonrasındabu uygulamayı Türkiye’deki diğer sektörlere yaymak gibi bir hedef de taşıyor.
FERROSH Projesi; Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası MESS, Türk Metal Sendikası, Türkiye Halk Sağlığı Kurumu ve Hollanda Uygulamalı Bilimsel Araştırmalar Kurumu TNO işbirliğiyle, Hollanda Hükümeti MATRA Fonu’ndan finanse edildi.
Öncelikli olarak İstanbul’da ;Bursa, Istanbul ,Ankara, Kocaeli ve Izmir’den gelen 10 tane seçilmiş olan eğitimciye bir eğitici eğitimi düzenlendi. TNO tarafından organize edilen, benim de yer aldığım bu eğitim seminerinde, metal sektöründe uluslararası kabul gören en iyi uygulamalar aktarıldı. MESS’in organizasyonuyla BEKO’nunBeylikdüzü’ndeki fabrikası gezildi. Uygulamalı eğitimler ve karşılıklı bilgi alışverişlerinde bulunuldu. Bir sağlıkçı olarak Türkiye’nin beş büyük ilinden gelen iş güvenliği uzmanlarının ki MESS’e üye büyük firmaların uzmanlarıydı, saha bilgilerinin bize çok şey kattığını açık yüreklilikle söyleyebilirim. Eğitimler alındıktan sonra, gruplar oluşturularak düzenlenecek her biri Bursa, Istanbul ,Ankara, Kocaeli ve Izmir’den 30 kişinin katılacağı beş seminerin tarihleri belirlendi.
Bu projede olduğu gibi bir tarafta işçi sendikası, diğer tarafta işveren sendikası, bir uçta devletin sağlık kurumu, diğer uçta başka bir ülkenin bilimsel araştırma kurumu varken işletmeler, çalışanları ve toplumun her kesimi için kazan-kazan mantığı ile stratejik işbirlikleri ve ortaklıklar oluşabiliyor.Eğitim, iş sağlığı ve güvenliği vb. endüstri ilişkileri kapsamında yer alan konularda yaşanan problemlerin sosyal diyalog temelinde çözülmesi ülkemizin geleceği için son derece önemlidir. Müşterek fayda sağlama amacıyla gerçekleştirilen bu faaliyetler sosyal ve toplumsal getirisi yüksek olan, verimliliğe büyük katkı sağlayan hizmetlerdir.Dileğimiz bu tür faaliyetlerin her geçen gün artmasıdır.
Dr. İlknur G. DERİN