Page 17 - Hekimce Bakış Dergisi 83. Sayı
P. 17
Hekimce Bakış 25
hızla artan alışveriş merkezleri,
bireylerin bu tüketim kültürüne
ne kadar bağlandığının bir
göstergesidir. Yurttaşlar
dinlenecekleri ve canlanacakları
zaman aralığında bu mekanlara
giderler ve tüketerek ya da
mekanı kullanıp prestij elde
ederek bir tatmin yaşarlar.
Ancak bu tatmin biyolojik bir
varlık olan insan metabolizması
için ne kadar yeterlidir? Kültürel
olarak hızla evrilen insan
aynı hızı biyolojik evrilmede
yaşayamaz. Özellikle son iki
yüz yılda yaşanan doğadan Resim 1. Korupark Alışveriş Merkezi Google Earth uydu görüntüsü
ivmelenerek kopuş bizi yeni
ortamımıza yani dört duvar doğal ve insana dair sohbetler unsurlar barındırmadan bir
arasına adapte edebilmiş midir? yaparken, AVM’lerde taklitçi kültür merkezi ya da sosyal
Milyonlarca yılda gerçekleşen zihniyet ürünü, oradaki çevrenin mekan tasarlanamaz olmuştur.
biyolojik evrim söz konusu baskısı altında yapay bir sohbet
olunca sorunun yanıtı oldukça gerçekleşir. İçilen içecekler Dünya nüfusunun yaklaşık
basittir. Hayır! Yurttaşlar, ışık bile değişir. Gerçek bir sohbetin %70’inin kentlerde yaşadığı
kirliliğinin, görsel kirliliğin, EMA vazgeçilmezi ince belli çay günümüzde, insanın daha
kirliliği ve gürültünün yüksek bardaklarının yerini içinde pipeti sağlıklı olabilmesi için hızla bu
olduğu bu alanlarda dinlenmek olan kocaman milk shakeler kültüre alternatif, doğayla daha
yerine kat be kat bir yorgunlukla ya da frappeler almıştır. Görsel bütünleşik alanlar ve fırsatlar
evlerine dönerler. Üstelik açıdan da fiyat açısından da yaratmak gerekmektedir. İşte bu
kurulan iletişimin niteliği, sosyal arada çok fark vardır. Kuşkusuz noktada kentleri şekillendiren
açıdan bir yabancılaşmaya ve sadece AVM’lerin değil kültür yerel yönetimlere çok iş düşer.
ruhsal olarak bozulmalara yol merkezleri ya da sosyal amaçlı Kısaca söylemek gerekirse
açar. kapalı mekanların da boyutları açık ve yeşil alan üretmek
artık çok büyüktür. Tüm bu bir politikadır. Bu politika
AVM’lerde yapılan sohbet yapılar aynı zamanda tüketim vahşi tüketim kültürüne karşı
ile parklarda ve halka açık kültürünü de teşvik eden geliştirilmesi gereken, insancıl
alanlarda yapılan sohbetin kullanımları ile aynı zihniyetin ve doğa korumacı bir bakış açısı
bile içeriği farklılaşmıştır. tornadan çıkmış ürünü olarak içermelidir.
Çay bahçelerinde insan daha tasarlanmaktadırlar. Yani ticari Haziran ayında yaşanan Gezi
Parkı eylemleri göstermiştir
ki sürüp giden neo-liberal,
ben bilirimci ve baskıcı
politikalara alternatif bir
duruş geliştirildiğinde
sahiplenecek ve yol alacak bir
kitle vardır ve bu kitle kendi
kültürünü yaratmaktadır.
Bu kültür, parklarda doğanın
içinde büyümeli ve kendini
var etmelidir. Duyarlı yerel
yönetimlere düşen ödev, bu
kültürü yaşatmak için çevreci ve
insancıl bir duruş sergilemeleri,
yeşile ve kamusal alanlara
daha fazla önem vermeleri ve
bu alanları geliştirip kullanıma
sunmalarıdır. Yerel yönetimlerin
Resim 2. Korupark Alışveriş Merkezi’nden görünüm tarzı haline gelen algıları