Page 20 - Hekimce Bakış Dergisi 83. Sayı
P. 20

Hekimce Bakış  29
                                                 Galatasaraylıyı, Beşiktaşlı       öğretmen içinde, yoksul çiftçi
                                                 ile Bursasporluyu, genç ile       içinde öznesi fark etmez...
                                                 yaşlıyı, türkü ile pop müziği,    Yüklemi önemli...
                                                 her kesimden insanı bir araya
                                                 getiren bu zenginlik her parti    “Yol Ver Gidelim, Taksim’i
                                                 için bir şans…                    Ezelim” ile “Vur de Vuralım”
                                                                                   arasında ne fark var?  Bu ülkenin
                                                 Bu hareket “dine, inançlara,      insanları neden hep şiddet,
                                                 inançlı insanlara karşı” ( ki     tehdit ve komplo özneli konuşur
                                                 öyle çarptırtılıyor) algılanırsa   anlamıyorum... Partisi ne olursa
               da görüp, hakkını veren           üzülürüm. Üzülürüm, çünkü         olsun, sanırım herkes kendi
               bir ortalama vatandaş             bu Ak Parti tabanında nice        içinde bir “faşizm, canavar ve
               olarak, sıradan partililer de     ötekileştirme, sıkıntı ve         zalim bir şey” besliyor... Baba,
               “ başbakanım biraz sakin,         acıdan iktidara gelen kitlenin    devlet, iktidar, işveren, müdür,
               dışlamadan, ötekileştirmeden      geçmişinden, hafızasından,        yönetici, zengin olunca ortaya
               konuşsak…                         savunduklarından koptuğunu        çıkan “bir şey” bu...  İşte bu “bir
                      Sevgi ve hoş görüyü en     gösterir. Çatışmaya yolaçar.      şeyi” aldırdığın gün “ insan”
               çok dillendiren parti olarak, biz   Örgütsüz, lidersiz, sadece sanal   olacağız.
               hoşgörü göstersek…” deseler…      medya gücü olan bu gençleri

                                                 anlamak bu kadar zor mu? Kaldı    Bu olayları değerlendirmek
               Yol Ver Gidelim,                  ki anlamadın, kabul etmedin,      için vicdanlı olmak yeter...  “Bir
                                                                                   zamanlar türbanlı kızların
                                                 beğenmedin… Bu nefret, inkâr,
               Taksim’i Ezelim” ile              öfke neden?                       üniversitede okumak için hak
                                                                                   arama mücadelelerinde yanında
               “Vur de Vuralım”                  Zekâ ve esprinin orantısız        nasıl durduysam şimdi de bu
                                                                                   gençlere bu kadar acımasız
                                                 gücü, pasif direnişin gücü
               arasında ne fark                  karşısında şiddet, öfke, nefret,   davranmayın” diyorum, hepsi
               var?                              hesaplaşma, tehdit mesajları ile   bu...  Nasıl oluyor da insani
                                                 karşılayanlara üzülüm.Gençler
                                                                                   meselelere bu kadar ideolojik ve
                                                 “orantısız bir zekâ ve mizah” ile   farklı bakıyoruz?
                                                 derdini anlatıyor.
               “Rövanşist ve kırıcı, kaba                                          Bu insanlar Hudeybiye’deki
               davranmasak… Bu gençleri          Kızmadan, öfkelenmeden,           müşrikler kadar diyaloğu hak
               toptan yaftalamasak iyi olur…     küfretmeden, hakaret etmeden      etmiyor mu?
               Üslubuna dikkat etmesi gereken    yanıt vermek mümkün değil mi?
               biziz. Hem çoğunluğuz, hem de                                       Bu insanlar “delikanlı”...
               iktidarız, büyüklük bize düşer”   Bu meseleye siyaseten bakarsak    Edebali’nin dediği gibi “
               diyeceğini ( demelerini de        kızgın, öfkeli ve taraflı oluruz...   hoşgörmek, dinlemek” bize, yani
               dileyerek) umut ediyorum.         “Hak arama, bir talebi iletme”    yaşlılara düşer…
                                                 diye bak... Bu hak istemi dindar
               Bu inanç ve iradedeki Ak Partili   gençlik içinde olabilirdi, işsiz
               seçmenlerin sayısı artıkça
               inanıyorum ki, her şey daha güzel
               olacak.

               İşte bu nedenle Ak Parti’nin de
               demokratik, empatik ve tüm
               kitleyi kapsayan bir parti olması
               için büyük bir fırsat bu olaylar…
               Ama iradelerini, empatilerini,
               hoşgörülerini, kişisel inançlarını
               ortaya koymadan tüm iradeyi ve
               kararları sadece ve sadece lidere,
               tek bir kişiye bırakırlarsa, bu
               sadece Ak Parti’nin değil, tüm
               ülkenin kaybı olur.
               Çünkü Taksim’de partili ile
               partisizi, solcu ile sağcıyı,
               dindar ile dinsizi, Fenerli ile
   15   16   17   18   19   20   21   22   23   24   25