Page 49 - Hekimce Bakış Dergisi 98. Sayı
P. 49
Kayyumun Olduğu Bir Ülkede otoriter, halk ve emek karşıtı bu “kayyumcu anlayışı” yollarla, baskı ve zor yöntemleriyle muhalif siyasetçileri bu haksız işlemin ivedilikle geri alınması ‘sağlığımız’
sadece belediyelerde değil, mücadele ettiğimiz her etkisizleştirme anlayışı terk edilmelidir. için zorunludur. Ayrıca hekimler hakkında hekimlik
Demokrasiden Söz Edilemez!
alanda karşımıza çıktığı için çok iyi tanıyoruz. mesleğinin hangi gereklerinden yola çıkarak, hangi
Görevden alınan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı ölçütler üzerinden güvenlik soruşturması yaptırıldığı,
Van, Mardin ve Diyarbakır Büyükşehir Eş Başkanlarının Yüzbinlerce kamu işçisini yoksulluğa sürükleyen, Adnan Selçuk Mızraklı, Mardin Büyükşehir Belediye soruşturma sonuçlarının hangi kamu görevlilerinden
görevden alınarak yerlerine kayyum (kayyım) atanması taşeron işçilerini sözleşmeye bile dahil etmeyen Başkanı Ahmet Türk ve Van Büyükşehir Belediye oluşan komisyon tarafından değerlendirildiği
Cumhurbaşkanı ve mevcut Hükümet’in ihtiyaçlarının sözleşme masalarında “açık kalan mikrofonlarda”, Başkanı Bedia Özgökçe Ertan derhal görevlerine iade bilgisinin, hukuki güvenlik ilkesi ve öngörebilme hakkı
hukuk, anayasa ve yargı kararlarının üzerinde görüldüğü milyonlarca kamu çalışanı ve emeklisinin emeğini edilmelidir. kapsamında Birliğimize ve hekimlerimize iletilmesi
bir rejimde yaşadığımızın en çıplak göstergesidir.
hükümet tekliflerini meşrulaştırmakla görevli hakem talebimizi bilgilerinize sunuyoruz”.
kuruluna teslim eden “samimiyetsiz söylemlerde”, Kaz TTB (TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ)
Demokrasinin değer ve kurumlarının hiçe sayıldığı, dağları başta olmak üzere ülkenin yer altını ve yer üstünü DİSK (TÜRKİYE DEVRİMCİ İŞÇİ SENDİKALARI Sağlık Bakanı’na gönderilen yazı için tıklayınız…
devletin tüm olanaklarının iktidar partisinin hizmetine yağmalamakta beis görmeyen talancı zihniyette aynı KONFEDERASYONU)
sunulduğu OHAL uygulamalarının bu son örneğinde; “kayyumcu” anlayışın farklı yüzlerini görebiliyoruz. KESK (KAMU EMEKÇİLERİ SENDİKALARI http://www.ttb.org.tr/userfiles/files/bakan.pdf
yüzlerce Belediye Meclis üyesi gözaltına alınmış, KONFEDERASYONU)
aralarında çok sayıda sendika üyesinin de olduğu Van, Diyarbakır ve Mardin’deki halkın seçim iradesini TMMOB (TÜRK MÜHENDİS VE MİMAR ODALARI
belediye çalışanı ya açığa alınmış ya da görevden gasp eden anlayış; Kocaeli’ndeki işçinin, Ankara’daki BİRLİĞİ)
uzaklaştırılarak yerlerine jet hızıyla atamalar yapılmıştır. kamu emekçisinin emeğini gasp eden anlayışın ÇOCUKLARIMIZA BARIŞ İÇİNDE
Diğer vahim bir uygulama ise ancak Danıştay kararı ile bizzatihi kendisidir. BİR ÜLKE VE DÜNYA BIRAKMAK
fesih edilebilecek Belediye Meclislerinin, kayyum olarak
atanan Valiler tarafından tümden feshedilmesidir! İÇİN SAVAŞ POLİTİKALARINA
İktidara 31 Mart ve 23 Haziran 2019 yerel seçimlerinde SAĞLIK BAKANI’NA
halklarımızın ve emekçilerin;
DİSK, KESK, TMMOB, TTB olarak bu uygulamayı SORUYORUZ: AİLE HEKİMLERİNİ GEÇİT VERMEYECEĞİZ!
şiddetle kınıyor, bir an önce sivil darbe uygulamasından - Tek Adam rejimini, 1 Eylül 2019
vazgeçilmesini ve görevden alınan Diyarbakır, Van ve - Baskı politikalarını, HANGİ HUKUKİ GEREKÇELERLE,
Mardin Büyükşehir Belediye Eş Genel Başkanlarının ve - İnançlarına ve etnik kökenlerine göre insanları ayırıp
Belediye Meclis üyelerinin görevlerine iade edilmesini birbirine kırdıracak her türlü uygulamayı, tüm şoven YASAL DAYANAKLA, HANGİ
istiyoruz. VİCDANLA İŞİNDEN ETTİNİZ?
yaklaşımları
- Ekonomik krize yol açan neo liberal politikaları,
Evrensel hukuk normlarına, AHİM içtihatlarına aykırı, - Kayyum uygulamalarıyla sandığa yansıyan iradesinin 27 Ağustos 2019
hukuksal olmaktan çok bir partinin ya da ittifakın gasp edilmesini,
ihtiyaçları ve anti demokratik anlayışının ürünü olan bu ret ettiğini, onaylamadığını hatırlatmak istiyoruz. Türk Tabipleri Birliği, İstanbul’da görev yapan 15 aile
uygulamaların halkın büyük çoğunluğunun vicdanında hekiminin sözleşmesinin, Sağlık Bakanlığı Yönetim
da onay almadığını görüyoruz. Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün kararlarıyla
Bu açık iradeye ve mesaja rağmen hukuksuzluğu feshedilmesi ile ilgili Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya
ve baskı politikalarını derinleştirme çabası, sonucu İnsanlık tarihinin en acımasız, en kanlı ve kirli savaşı
Örneğine ancak Ortadoğu monarşi ve totaliter beğenilmeyen seçimleri tekrarlamanın ya da seçilenlerin bir yazı gönderdi. olan İkinci Dünya Büyük Emperyalist Paylaşım Savaşı
rejimlerinde rastlanabilecek bu uygulamalarda ısrar yerine kayyum atamanın olağan hale getirildiği bir rejim geride en az elli iki milyon ölü, milyonlarca engelli,
edilmesi ülkemizin geleceği açısından kaygı vericidir. inşa edilmek istendiğini düşündürtmektedir. TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman yerle bir edilmiş kentler, yeri belirsiz gömülü halde
Cumhurbaşkanı ve partisinin kararlarının, halkın imzasıyla 26 Ağustos 2019 tarihinde gönderilen yazıda tonlarca patlamamış mühimmat ile büyük bir acı ve
iradesinden üstün görüldüğü bu anlayış, benzerlerini Sandıkta kaybedileni demokrasi dışı yollarla gasp Sağlı Bakanı Koca’ya “Aile hekimlerini hangi hukuki gözyaşı bırakmıştır.
darbe dönemlerinde gördüğümüz faşizan bir yönetim etmeye çalışmak, bunu alışkanlık haline getirmek, gerekçelerle, hangi yasal dayanakla, hangi vicdanla
zihniyetinin ürünüdür. işinden ettiniz?” sorusu yöneltildi.
rejimin siyasal ahlak düzeyinin de göstergesidir. Üzerinden 80 yıl geçmesine rağmen emperyalist
güçler aynı amaçlar ve sermayenin sınırsız ve koşulsuz
Hiç kimsenin ülkemizdeki asgari demokrasi işleyişini Kaldı ki, geçtiğimiz dönemde aynı belediyelere Yazıda, aile hekimlerinin güvenlik soruşturması dolaşımı için kan dökmeye, işgale ve büyük bedeller
yok etmeye, halkın demokratik iradesine ipotek atanan kayyumların yerel yönetimleri uğrattıkları nedeniyle sözleşmelerinin feshedilmesinin uluslararası ödenerek elde edilmiş temel hak ve özgürlükleri
koymaya, yurttaşların demokrasiye ve seçimlere olan zararın, yolsuzlukların ve şatafatın bilançosu ortadadır. hukuka, Anayasa’ya, Anayasa Mahkemesi’nin, Avrupa ayaklar altına almaya devam ediyorlar. Birinci ve
inancına darbe vurmaya hakkı yoktur. İnsan Hakları Mahkemesi’nin içtihatlarına, 657
Kayyumlar sadece demokrasiye değil, atandıkları yerel Sayılı Kanunu’na, 4045 Sayılı Kanunu’na, Güvenlik İkinci Dünya Savaşından daha fazla insan son 80 yılda
yönetimlere de büyük ve kalıcı zararlar vermektedir. irili ufaklı savaşlarda, çatışmalarda yaşamını yitirdi,
Diyarbakır, Van ve Mardin’de yaşayan milyonlarca Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği’ne, Aile milyonlarcası sakat kaldı.
insanın oyları ile işbaşına gelen Belediye Başkanlarının, Biliyoruz ki, kayyum politikası ülkede demokrasiden, Hekimliği Kanunu ve ilgili mevzuatına açıkça aykırı
atanmış bir İçişleri Bakanı tarafından görevden alınarak barıştan, emekten yana olan herkese verilmiş bir olduğu vurgulanarak, haksız ve hukuksuz bu işlemlerin Her iki dünya savaşı sırasında yaşanan zorunlu göç,
yerlerine, “partili cumhurbaşkanlığı sisteminin partili gözdağıdır. Geçen dönem atanmış olan belediye hekimlerin ailelerini ve vatandaşları mağdur ettiği dile yer değiştirme ve sürgünden daha fazla insan bugün
valilerini” kayyum olarak atamak demokrasi cinayetidir. kayyumları “görevden alma, mobbing, görev değişikliği, getirildi. yurtlarını terk etmek zorunda kalarak çeşitli ülkelerde
İçişleri Bakanı’nın “Mahkeme kararını bekleyemezdik” imzalanan toplu sözleşmelerin iptal edilmesi, sendikal İvedilikle aile hekimlerinin görevlerine iadesinin mülteci olarak yaşamaya çalışıyor. Mülteciliğe yol açan
söyleminin asgari demokrasi ilkelerinde dahi karşılığı ayrımcılık” gibi birçok baskıcı ve keyfi uygulaması ile sağlanmasının talep edildiği yazıda şu ifadelere politikaları hayata geçirenler mültecilik, göçmenlik
olmadığı gibi, bu söylem ortada hukuki bir sürecin değil hafızalardaki yerlerini korumaktadır. yer verildi. “Temel hak ve hürriyetleri, Anayasa’yı, karşıtlığı üzerinden milliyetçiliği, ırkçılığı çoğaltıyor, oya
siyasi bir darbenin olduğunun itirafıdır. yüksek yargı organı içtihatlarını yok sayarak, ilgili dönüştürüyorlar.
alt mevzuata aykırı olarak meslektaşlarımızın işini,
Bir kez daha çağrıda bulunuyoruz; halk iradesine Kârlarını arttırarak kasalarını dolduruyor ve yeni
Emek ve meslek örgütleri olarak; baskıcı, dayatmacı, ailelerinin aşını, hastalarının hekimini ellerinden alan
vurulan bu darbeden derhal vazgeçilmelidir. Hukuk dışı çatışmaların fitilini ateşliyorlar.
Devamı için
48 Hekimce Bakış Hekimce Bakış 49