Page 61 - Hekimce Bakış Dergisi 85. Sayı
P. 61
Hekimce Bakış 73
Fermanın giriş bölümünden anlaşılacağı üzere söz konusu dönemde daha önceden konulmuş olan
kanunların işlerliğinin kalmadığı ve stokçuluk, görevlilerde ve yetkililerde rüşvet alma alışkanlığı,
iltimas, göz yumma, adam kayırma gibi sorunlar söz konusuydu. Yapılan incelemelerde satılan malların
özelliklerini değiştirme, hileli ve eksik mal satma, eksik tartı ve ayarlamalar, bozuk ve süresi geçmiş
malların satılması açıkça gözlenmektedir. Bu kanunda her alanda alınan, satılan ve işlenen çeşitli
kumaşların, giyeceklerin, yiyeceklerin ambalajlama, kalite gibi esasları ile narh ve ceza hükümlerine yer
verilmiştir. Örneğin; ekmek sözkonusu edilirken sadece fiyat ve ağırlığı üzerinde durulmayarak, ne kadar
buğdaydan ne miktar un elde edileceği, fırınların bulundurmak zorunda olduğu stok miktarı, ekmeğin çiğ
ve eksik ağırlıkta çıkması halinde fırıncılara uygulanacak cezalar da bu kanunnamede belirtilmiştir.
Giyecek maddeleri ve dayanıklı tüketim maddeleri hakkında da ayrı bölümler açılmış hatta ayakkabı gibi
bazı malların dayanıklılık süresi; kumaş, hasır gibi mallarda en ve boy ölçüleri belirtilmiş yani tam bir
standardizasyona gidilmiştir.
Osmanlıda çırakların hem eğitimleri hem de yaptıkları işin kontrolü ustalarının sorumluluğunda olup,
ürün kalitesini güvence altına almaları bugünkü kalite anlayışının temellerini oluşturmakta idi.
İslam’ın ilk yıllarından beri var olan “İhtisab Müessesesi”; malların, kalite standartlarının altına
düşürülmemesi, ucuz ve hijyen şartlarına uygun olarak tüketiciye ulaştırılması ve esnaf kontrolü gibi pek
çok konuda müşteri memnuniyeti için çalışmaktaydı.

