Page 69 - Hekimce Bakış Dergisi 86. Sayı
P. 69
82 Temmuz 2014
zaları (!) eklendiğinde olayın boyutları
daha da büyür.
kömüre dayalı termik santraller-
in çevre ve insan sağlığı açısından
en büyük zararı ise küresel iklim
değişikliği boyutunda görülmektedir.
kömür yakan termik santraller her yıl
atmosfere 11 milyar ton karbondioksit
bırakıyor. Bu elektrik üretiminden kay-
naklanan karbondioksit salınımlarının
%71’ine, fosil yakıt kaynaklı toplam
küresel salınımların %41’ine denk
Şekil 1: Türkiye’nin kömür üretim sahaları geliyor (4). Özetle kömür madenciliği ve ona bağlı
Yukarıdaki şekilden de anlaşılacağı gibi özellikle termik santraller kazalarının yanı sıra;
tüm kömür üretim sahalarımızda kömüre dayalı iklim değişikliğine bağlı toplumsal ve çevresel
termik santraller bulunmakta (Afşin-Elbistan, maliyetlere
Çayırhan, Seyitömer, Tunçbilek, Soma, Yatağan,
kemerköy, kangal, Orhaneli, Yeniköy, Çan Termik Hava kirliliğine bağlı çevre ve insan sağlığının
Santralleri vb.); eskilerin kapasitesi artırılırken, olumsuz etkilenmesine
yenileri de hızla yapılmaktadır. Bu durum elektrik kül ve diğer tehlikeli atıklara bağlı su kaynakları
üretiminde birincil enerji kaynağı olarak kömür ve toprak kirliliğine
kullanımını yıldan yıla artırmaktadır. Bu durum Jeolojik yapının geri döndürülemez bir biçimde
yerli kömür gereksinimini artırmış, bu ocaklarda bozulmasına neden olur.
çevre ve insan sağlığı ikinci planda bırakılarak 3.Çözüm
üretimin ve karlılığın (!) artırılması için rödövans Birçok ülke elektrik üretiminde nükleer sant-
sistemine geçilmiştir. rallerin yanı sıra birincil enerji kaynağı olarak
Çevre ve insan sağlığı açısından gerek kömür kömürden de uzaklaşmaktadır. Özellikle
madenleri, gerekse bu madenlerden çıkarılan küresel iklim değişikliğinin önüne geçmek için
kömüre dayalı termik santraller yüksek mali- sera gazı emisyonlarının sınırlandırılması ile
yetlidir. kömür madenciliği toprak erozyonuna, ilgili uluslararası anlaşmaların yenilenme-
orman tahribatına, yer altı ve yer üstü su kaynak- si, geliştirilmesinin tartışıldığı bu dönemde
larının kirliliğine, atık sorununa, hava kirliliğine ve sera gazı emisyonlarının en büyük kaynağı
toza neden olur. Bu etkiler nedeni ile kömür mad- olan kömüre dayalı termik santrallerin hiç
enlerinin çevresinde önemli bir ekosistem yıkımı olmazsa yenilerinin yapılmaması; mevcut-
görülür. Flora ve fauna önemli derecede zarar ların ise zaman içinde kapatılması yaşamsal
görür, insanların madenler çevresindeki yaşam bir önem taşımaktadır. Bunun en güzel örneği
alanları zamanla bozulur. Bu durumun ülkemizde- Almanya’dır. Bu ülke 2003-2013 yılları arasın-
ki bilinen örneği Yatağan ve çevresidir. kömürün da nükleer santrallerden ve taş kömürüne
genelde madenlerin hemen yanı başında kurulan dayalı termik santrallerden elektrik üreti-
termik santrallerde yakılması bu durumu daha da minde büyük oranda azaltma sağlamış; linyite
ağırlaştırır. kömürü yıkamak için zaten kıt olan bağlı termik santrallerden üretim ise hafif
su kaynakları tüketilirken; başta karbondioksit, artmıştır. Aynı dönemde yenilenebilir ener-
kükürt dioksit, nitrojen oksit, metan, toz gibi ji kaynaklarından ise üretimde büyük artış
emisyonları ile küresel iklim değişikliğine, hava sağlamıştır (5). Böylece nükleer santralle-
kirliliğine, asit yağmurlarına neden olur. kömürün rde, taş kömürüne bağlı termik santrallerde
yakılmasıyla da çevre ve insan sağlığına verdiği yapılan elektrik üretimindeki azaltma; ye-
zararlar bitmez. kömür atıkları, küller, bazen bu nilenebilir enerji kaynaklarından karşılan-
atıkların içinde bulunabilen ağır metalar ve/veya mıştır. Buna bağlı olarak kömür üretim ve
eser miktarda radyoaktif elementler, terk edilmiş ithalinde de azalma sağlanmıştır. Ülkemizde
maden alanları, kirletilmiş su kaynakları çevre ve ise aynı dönemde tam tersi yapılmıştır. Yeni
insan sağlığı açısından zararların devamına neden termik santraller yapılmış, mevcutların kap-
olur. Bütün bunlara maden ve termik santral ka- asitesi artırılmıştır. Buna bağlı olarak kömür
gereksinimi artmış; üretim artırabilmek için

