Page 14 - Hekimce Bakış Dergisi 88. Sayı
P. 14
cıyla çok büyük miktarlarda katı ve sıvı yakıt-
lar yakan termik santrallerden oluşmaktadır.”
denmektedir. kendisi de bir termik santral ka-
dar kömür yakacak olan çimento fabrikasının
“kükürt bileşiklerinin eser miktarda oluştuğu
emisyon ölçüm raporlarında tespit edilmekte-
dir” denmesine karşın kükürt ölçümüne ilişkin
başka bir bilgi sunmaması ilginçtir. raporda
bir yandan So2’nin önemi vurgulanırken di-
ğer yandan da So2 ölçülmemesi, iyimser yak-
laşımla tutarsızlık olarak değerlendirilebilir.
yapılan no2 ölçümlerinde sınır değer olarak 2012 yılın- değerlerin üzerindedir.” denilerek fabrikada kapasite artışı
da ki 68µg/m3 kullanılmıştır. 1. ay ölçümlerinde 2 kez bu sonrası çevreye verilecek zarar da gösterilmektedir.
değer aşılmıştır. Sınır değerin 2013 yılında 60µg/m3‘a in- kapasite artışı sonrası kalker ocak sahası içinde Pm10 kon-
dirildiği göz önüne alınırsa sınırın çok daha fazla aşılmış santrasyonu sınır değerin üzerinde olacaktır. Bu durumda
olduğu anlaşılır. aynı durum Pm10 için de geçerlidir. Öl- ocakta çalışan işçilerin başta solunum sistemi hastalıkları
çümler içinde insan sağlığı üzerine olumsuz etkisi tüm olmak üzere çok sayıda hastalığa yakalanmaları riski vardır.
dünya tarafından kabul edilmiş olan Pm 2,5 ölçümünün raporda, mevcut durumdan çok, olması gerekenin belirtil-
yapılmamış olması da ölçümlerin yasak savmak için yapıl- diği görülmektedir. raporda; “tesiste oluşan ve lisans kap-
dığını düşündürmektedir. samında tesise kabulü yapılan tehlikeli atıklar özelliklerine
fabrika, hava kirliliğini değerlendirmek için no2, Pm10 ve uygun olarak ayrı toplanmakta ve depolama kapasitesine
çöken toz göstergelerini kullanmıştır. Bu göstergeler ile uygun depolanmaktadır. acil durum için yeterli absorban
hava kalitesi hakkında kesin yargıya varmak olası değildir. ve yangın söndürücü ekipmanlar bulundurulmaktadır”
üstelik 2015 yılında inşaa edilecek çimento fabrikası için denmektedir. ancak daha 2014 yılı nisan ayında fabrika-
2011-2012 yılının kısıtlı ölçümleri ile havanın kirletilmedi- nın stok sahasında kontrolsüz depolamadan ortaya çıktığı
ğinin iddia edilmesi de inandırıcı değildir. anlaşılan ve fabrikanın kendi olanakları ile söndüremediği
Hava kalitesini değerlendirmek için yapılan ölçümlerin ne- için, Büyükşehir Belediyesi itfaiyesinden yardım alındığı, 6
rede yapıldığı çok önemlidir. ancak Çed raporunda ölçüm saat boyunca kestel ve Bursa semalarında kirliliğe yol açan
yerleri belirtilmemiştir. ancak çöken toz ölçümlerinde gö- yangın hafızalarda ki tazeliğini korumaktadır.
rüldüğü gibi ölçüm yapılan iki noktada ölçüm değerleri Bursa’nın havası kirlidir. Bursa’da mevcut kirliliğe ek ola-
arasında dört kat fark bulunmaktadır. üstelik nerede ya- rak kapasite artırımı adı altında ikinci bir çimento fabri-
pıldığı belirtilmemiş olan 1. nokta ölçümlerinin günümü- kası kurulması kirliliği daha da artıracaktır. ek kapasite ile
zün kabul edilen sınır değerini aştığı görülmektedir. Bu hali 400.000 tonun üzerinde kömür yakılması söz konusudur.
ile Çed raporu, daha kapasite artışı yapmadan fabrikanın Her ne kadar yol açacağı kirlilik düzeyinin izin verilen sı-
olumsuz çevre etkilerini belgeler niteliktedir. nırların altında olacağı iddia edilse de, Çed raporunda da
raporda; “işletme aşamasında en yakın yerleşim yerlerin- gösterildiği gibi havaya kirleticilerin salınacağı açıktır. Hava
de görülmesi muhtemel co emisyonuna ait hava kirlen- kirliliğinin başta solunum ve dolaşım sistemi hastalıkları ol-
mesine katkı değerleri“ tablo olarak sunulmuş ve Hamam- mak üzere neden olduğu sağlık sorunları uzun zamandır
lıkızık köyü ile yeni mahallenin 2012 yılı sınır değerlerini bilinmektedir. Hava kirliliği ile kanserler arasında nedensel
aştığı gösterilmiştir. 2013 yılında sınır değerin 10mg/m3’a ilişki açıkça kurulmuştur. dünya Sağlık Örgütü 2013 yılında
düşürüldüğü göz önüne alınırsa fabrikanın co açısından hava kirliliğini kansere yol açan etmenler listesine almış;
civar yerleşim yerlerindeki kirletici etkisi daha açık olarak hava kirliliğinin özellikle akciğer kanserinin nedeni oldu-
görülecektir. raporda “işletme aşamasında tesisten kay- ğunu ve mesane kanseri riskini de artırdığını açıklamıştır.
naklanacak toz ve gaz emisyonlarından en çok etkilenme- Çimento fabrikasının etkisi sadece yerel düzeyde kalmaya-
si muhtemel yerleşim yeri yeni mahalle’dir” denmektedir. rak ekosistem değişiklikleri, küresel ısınma, asit yağmurları
Çevreyi kirletmemesi gereken fabrikanın civar yerleşim gibi küresel düzeyde de etkili olacaktır. Bölgede yaşayan
yerlerinde etkilenme olmayacağı iddiasın da bulunmayıp bitki ve hayvan türlerinin yok olmasına ve verimin azalma-
en çok etkilenecek yeri işaret etmesi düşündürücüdür. sına yol açacaktır.
raporda “…proseste son teknoloji kullanılarak çok daha ve- Bursa Çimento fabrikası kapasite artışı ve atıl ısıdan enerji
rimli toz tutma sistemlerinin yer alacak olması sebebiyle üretim tesisi Projesi; çevre ve insan sağlığı açısından tehli-
mevcut emisyon değerlerinden daha düşük olması bek- kelerle dolu olup önemli sağlık riskleri içerir. Bu nedenle bu
lenmektedir.” şeklindeki saptama tesisin şu anda kirlettiği projeye izin verilmemesini istiyor, başta Bursalılar olmak
konusundaki kaygımızı artırmakta, bu güne kadar neden üzere tüm kamuoyunu, temel insan hakkı olan sağlıklı ya-
emisyon değerini düşürecek teknolojik yenilemenin yapıl- şama haklarına sahip çıkmaya davet ediyor ve bu projenin
madığı sorusunu düşündürmektedir. takipçisi ve tarafı olacağımızı bildiriyoruz.
tesisin tamamından yayılan saatlik kütlesel debiler sınır
değerlerin üzerinde kirlenmeye neden olacaktır. raporda; BURSA TABiP ODASI, TMMOB BURSA iKK, DOĞADER
“tesisin tamamından yayılan toplam saatlik azot dioksit,
karbon monoksit ve toz kütlesel debisi Sanayi kaynak-
lı Hava kirliliğinin kontrolü yönetmeliği’nde verilen sınır Hekimce Bakış 21