Page 30 - Hekimce Bakış dergisi 92. Sayı
P. 30
SIFIR NÜFUSLU AİLE barışının bozulmaması konusunda hassas davranarak,
HEKİmLİĞİ BİRİmLERİ aile hekimliği birimlerinin nüfuslarının azaltılması,
ÇALIŞmA BARIŞINI BOZUYOR! ücretlerin korunması ve iş yükünün eşit paylaştırılması
için gerekli adımları atmaya davet ediyoruz.
15 Ağustos 2016 TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ mERKEZ KONSEYİ
Sağlık Bakanlığı yetkilileri tarafından değişik ortamlarda,
aile hekimlerinin iş yükünün fazla olduğu kabulünden Basın Açıklaması
yola çıkılarak aile hekimi başına düşen nüfusun
azaltılmasının planlandığı dile getirilmektedir. Çeşitli KADINLARIN BEDENLERİ
illerde bu amaçla sıfır nüfuslu (yeni ihdas) aile hekimliği ÜZERİNDEKİ
birimlerinin açıldığı görülmektedir.
KARAR HAKLARINI ENGELLEYEN
Yeni kurulan aile hekimliği birimlerinde göreve
başlayacak aile hekimlerine bir yıl içerisinde 1000 SAĞLIK POLİTİKALARI
nüfus üzerinden ücretlendirme yapılacaktır. Bu
nedenle yeni başlayan aile hekimlerinin bir yıl KABUL EDİLEmEZ!
içinde kendilerine kayıtlı nüfus sayısını 1000 kişiye
çıkarmaları gerekmektedir. Aksi takdirde sözleşmeleri 01 Eylül 2016
feshedilecektir. Yeni açılan birimler genellikle göç
alan, nüfusu artan bölgeler değildir; aile hekimleri o
bölgede çalışan aile hekimlerinin kayıtlı hastalarından
kendine kayıt yapmak durumundadırlar. Bu durum
aile hekimleri arasındaki çalışma barışını ve ilişkilerini
bozucu etki yapacaktır.
Açılacak yeni birimlerin kayıta başlamasıyla, o coğrafyada
halen aile hekimliği yapmakta olan meslektaşlarımızın
kesin kayıtlı kişi sayıları hızla azalmaya başlayacaktır.
Yeni bir ödeme yönetmeliği çıkarılmadan, katsayılar
düzeltilmeden hasta sayısının düşürülmesi nedeniyle Sağlık Bakanı Recep Akdağ geçtiğimiz hafta bir kez
aile hekimlerinin ücretlerinde ciddi azalmalar ve daha “doğum karşıtı bir politikanın ürünü olan ‘doğum
hak kayıpları oluşacaktır. Oysa hepimiz biliyoruz ki, kontrolü’ kavramının tarihin çöplüğüne atıldığını,
aile hekiminin nüfusunun azaltılması, aile hekimliği Türkiye’de de devletin yıllarca doğum karşıtı politika
uygulamasının gerektirdiği iş yükünü karşılamak izlediğini” ileri sürdü. Akdağ, ayrıca “Sezaryen Türkiye’de
içindir. İş yükünü karşılayacak düzenlemeler yapılırken bir çılgınlık halini almış durumda. Özel hastanelerde
ücretlerin düşürülmesi hakkaniyetli değildir. Ayrıca, aile yüzde 70’in üzerinde, yüzde 75’ler civarında sezaryen
hekimliği sistemine geçilen ilk günlerle kıyaslandığında; oranları var. Bu hususta yeni bir eylem planımız var”
daha önce yapılan katsayı düşüşleri, ücretlere yapılan diye konuştu.
çok düşük düzeydeki artışlar, enflasyona bağlı
olarak genel giderlerdeki artışlar gibi nedenlerle aile Sezaryen doğum, normal doğumun anne ya da çocuk
hekimlerinin ücretleri ve alım gücünde ciddi azalmalar için riskli olduğu durumlarda kasık ve rahim duvarının
meydana gelmiştir. cerrahi olarak kesilerek çocuğun alınması ve sonra
rahim ve kasığın tekrar kapatılması işlemidir. Hem çocuk
İllerde sıfır nüfuslu yeni ihdas ve binası olmayan aile hem anne için hayat kurtarıcıdır. Normal doğumla
hekimliği birimleri oluşturmak yerine, ücret kaybı karşılaştırıldığında iyileşme süreci daha uzun bir
yaratmayacak şekilde, katsayılar ve azami nüfuslar girişimdir. Sosyal güvenlik kurumları sezaryen maliyetini
belirlendikten sonra, çalışan her hekimden alınan ancak tıbbi gereklilik olduğunda karşılamaktadır. 2011
azami nüfus fazlasıyla, yeni, diğer aile hekimlerinin yılında dönemin Başbakanı ve Sağlık Bakanı Recep
nüfuslarına yakın nüfusu olan birimler oluşturulmalıdır. Akdağ, doğum sayısını azalttığı gerekçesiyle sezaryeni
Atanan aile hekimi hasta aramak yerine aile hekimliğinin suçlayan açıklamalar yapmışlardır. Sezaryen karşıtı bu
gerektirdiği çalışmayı yapmalıdır. açıklamalardan sonra sezaryenle doğum girişimleri çok
sıkı takibe alınmış, baskı ve yaratılan korku gereklilik
TTB olarak, Sağlık Bakanlığı’nı, hekimler arasında çalışma olduğunda bile sezaryenden kaçınmaya yol açmıştır.
30 Hekimce Bakış

