Page 31 - Hekimce Bakış dergisi 92. Sayı
P. 31

Bu durum,  zor doğum nedeniyle bebeklerde oksijensiz    • Çocuk sayısına özgürce ve sorumluluklar göz önünde
        kalmaya bağlı kalıcı sağlık sorunlarına neden olabilirken,   bulundurularak karar verilmelidir.
        annelerin ölümüyle sonuçlanan doğumlar yaşanmıştır.     • Çocukların yaşam kalitesi için en iyi yaşam koşullarının
        Kadınların yaşam haklarını engelleyen sağlık politikaları   sağlanması düşünülmelidir
        kabul edilemez.
                                                                Öte  yandan, biyoloji ve  tıbbın  uygulanmasına  ilişkin
        2 Haziran 2016’da TTB Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı   Biyotıp Sözleşmesi (1997), tıbbi uygulamaların insan
        Kolu’nun  “Suç İşliyorsunuz”  adlı açıklamasında dile   onurunu koruma ve adalet ilkeleri temelinde, insan
        getirdiği görüşleri, Sağlık Bakanı’nın konuyu aynı      hakları ve kadın hakları düzenlemeleriyle uyumlu olarak
        şekliyle yeniden gündeme getirmesi nedeniyle bir kez    yürütülmesini konu edinmektedir.  Türkiye Devletinin
        daha paylaşıyoruz:                                      de imzaladığı bu sözleşme,  insanların kendi bedenleri
                                                                üzerindeki her kararının kişinin özgür iradesine
        İstenmeyen gebelikler kadın ve erkek ilişkilerinin tarihi   dayandırılmasını esas almaktadır.
        kadar eskidir.  Yüzyıllardır sürdürülen insan hakları ve
        kadın  hakları  mücadeleleri,  insanların  birey  olarak   Yukarıda  dile  getirilen  uluslararası  ve  ulusal
        temel haklarını ve kadın haklarını bir dizi uluslararası   düzenlemelere, 2013 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması
        sözleşme ve ulusal yasal düzenlemelerle güvence altına   verilerinin doğurgan çağdaki 3 kadından birinin (%31)
        almıştır. 1948 tarihli İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin   “yüksek riskli kategorisi”nde olduğunu belirlediğini,
        25. maddesi, koruyucu, tedavi edici ve esenlendirici    bunun da tıbbi literatürde çok erken (18 yaş altı), çok geç
        hizmetleri içeren sağlığın bireyler için bir hak, Türkiye’nin   (35 yaş üzeri), çok sık (2 yıldan sık doğum) veya çok fazla
        de içinde bulunduğu taraf devletler için bir yükümlülük   (5 ve üzeri doğum) anlamına geldiğini eklersek, üreme
        olduğunu dile getirmektedir. Siyasal bağlayıcılığı olan ve   ve cinsel haklara ilişkin ülkemizdeki tablonun vahameti
        taraf ülke anayasalarında yer alan bildirgenin bu içeriği,   görünür hale gelmektedir. Hakların kullanılmasına karşı
        sosyal devlet paradigması çerçevesinde ülkemizde        dile getirilen söylem ve uygulamaların önüne çekilen
        de Anayasa’nın 56. maddesinde yasal güvence altına      her tür duvar, önlenebilir anne ve bebek ölümleri, kadın
        alınmıştır. Benzer olarak, Anayasa’nın 41. maddesi de;   ve çocuk hastalıkları olarak karşımıza çıkmaktadır.
        “Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve   Unutulmamalıdır ki, ülkemizde 80’li yıllardan başlayarak
        çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi     gebelik ve doğuma bağlı anne ve bebek ölümlerinin
        ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır,   azalmış olmasında en temel etken, etkin aile planlaması
        teşkilatı kurar” şeklinde düzenlenmiştir. Çetin tartışmalar   hizmetleriyle istenmeyen gebeliklerin önlenmiş olması
        sonrasında 1983 yılında kabul edilen Nüfus Planlaması   ve kürtajın yasal düzenlemeyle kamusal bir hizmet
        Kanununda,  bireylerin  istedikleri  sayıda  ve  istedikleri
        zaman çocuk sahibi olmaları dile getirilmiş, ardından   olarak sunulmasıdır.
        yürürlüğe giren Rahim  Tahliyesi ve Sterilizasyon
        Hizmetlerinin  Yürütülmesi ve Denetlenmesine İlişkin    Hal böyleyken ülkemizin kanayan yaraları olan kadınların
        Tüzük  ile  isteğe bağlı  kürtajın  uygulanması  koşulları   ve çocukların şiddetten, savaştan, erişkin erkeklerden
        hükme bağlanmıştır.                                     korunamaması sorunu karşısında otoritelerin çözüm
                                                                getirmek yerine, sürekli olarak ilgilerini kürtaj ve
        Tüm dünyada 1990’lara kadar geçerli olan ve sadece      sezaryene odaklamaları düşündürücüdür.
        doğurgan  çağdaki  kadına  odaklanan “aile  planlaması”
        yaklaşımı,  1994’te  toplanan  Uluslararası  Nüfus  ve   Sağlık Bakanı üreme sağlığı, nüfus planlaması, doğum
        Kalkınma Konferansı’nda (ICPD) terk edilmiş ve yerine   kontrolü terimlerinin içeriklerini dikkate almaksızın
        aile  planlaması/doğum  kontrolünü  de  içeren  çok     kavram  karmaşası  yaratarak  konuyu  saptırmak  ya
        kapsamlı bir yaklaşım olarak  “üreme sağlığı” kavramı   da yapay gündem yaratmak yerine, anayasal hakkı
        tanımlanmıştır. Üreme ve cinsel haklara ilişkin olan    olan gebelikten korunma ve istenmeyen gebelikleri
        ICPD  kodları, bireylerin  yaşama hakkı başta olmak     sonlandırma hizmetlerinden yararlanamayıp merdiven
        üzere, sağlık bakımı alma ve sağlığın korunması, eşitlik,   altı koşullarda kürtaja başvurmak zorunda kalan
        özgürlük, mahremiyet, evlenme ve aile kurmada seçim     kadınların yaşadıkları sağlık sorunlarını ortadan kaldırma
        yapma  haklarını dile getirmesinin  yanı  sıra  “çocuk   görevini hatırlamalıdır. Üreme hakları kavramının “çok
        sahibi olup olmama veya ne zaman olacağına karar        çocuk doğurun, durmadan dinlenmeden üreyin!”
        verme hakkı” konusunu da ayrıntılı olarak şu şekilde ele   anlamına gelmediğini öğrenmeli, uluslararası ve
        almıştır:                                               ulusal düzenlemelerle anayasal koruma altına alınan
                                                                üreme haklarının Sağlık Uygulama  Tebliğleri ile
        •  Her  insan  güvenilir  ve  etkin  aile  planlaması   engellenmesinin, hukuk devleti anlayışıyla ne kadar
        yöntemlerine ulaşma hakkına sahiptir.                   bağdaştığının hesabını vermelidir.
        •  Kadın  ya  da  erkek  her  insan,  istediği  çocuk  sayısını
        belirleme ve hangi aralıklarla çocuk sahibi olacağına   TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ MERKEZ KONSEYİ
        karar verme hakkına sahiptir.                           TTB KADIN HEKİMLİK VE KADIN SAĞLIĞI KOLU

                                                                                                    Hekimce Bakış  31
   26   27   28   29   30   31   32   33   34   35   36