Page 44 - Hekimce Bakış Dergisi 102. Sayı
P. 44
2500 metre rakımlı dedikleri, kete benzeri, taze
yaylaya çıkınca nefes kaymakla açılmış hamur
kesici manzara her işini, yayladaki hayvanların
şeye değiyor. Yemyeşil sütünden yapılan kaymağa
çayırlar, dağlar, onların bandırarak, yöresel peynirle
arasındaki gölcükler. mideye indirip, Karçal
Şırıl şırıl akan derelerin dağlarının manzarasıyla günü
huzur veren sesiyle bitirdik.
beraber uzun bir
Sonraki beş günümüz hemen
yürüyüş yaptık. Arada
hemen buna benzer şekilde
gökyüzü kapatıp
geçti diyebilirim. Lekoban,
yağsa da, çok fazla
Cancir, Vaket, Maden,
ıslatmadan güneş
Çağlıpınar, Erikli, Fındık
yüzünü gösterdi. 5-6
yaylaları, ormanlar, göller,
km’lik bir yürüyüş
dağlar, dereler, buz gibi
sonrası yayla evlerine
sular, yemyeşil bir doğada
vardığımızda, yüksek
çiçekler arasında yapılan
rakım ve yürüyüş
yürüyüşler, kendi kendine
hepimizi acıktırmıştı.
yetişen, yemeğe doyulamayan,
Odun ateşinde
inanılmaz lezzetli ahududu,
demlenen çayın
yaban mersini ve böğürtlenler,
yanında, gevrek
bulutların üzerine
çıktığımız muhteşem
manzaralar…
Sözcüklerle
anlatabilmek o kadar
zor ki! Fotoğraflar
bile yetersiz kalabilir.
Gidip görmeniz,
o havayı içinize
çekmeniz lazım.
Son iki günümüzü
Macahel’in köylerinde
geçirdik. Bölgede
en büyüğü Camili
Köyü’nün dışında
beş köy daha var.
Anlatılana göre,
“Maca” Gürcüce bilek,
“hel” de el demekmiş.
44 hekimcebakis.org