Page 43 - Hekimce Bakış Dergisi 74. Sayı
P. 43
41 kültür / sanat
Ağrı Dağı Efsanesi
Öykü / Dr. Ersan Taflç›
S erkan ö¤renci yurdundaki nakavt) dövdükçe dövmüfl, dövdükçe
odas›na girdi¤inde, ayda bir,
dövmüfl ama bir türlü siniri yat›flmam›flt›.
memlekete gitti¤inde y›kanan tek
‹nsana olan güveniydi yara alan,
pantolonunun paçalar› çamur içinde modern insana duydu¤u güvenin
ve s›r›ls›klamd›. Yurdun ana yola daha yan›nda özgüveniydi bir de y›k›lan.
yak›n eski kap›s›n› zincirleyip, girifli ana
yoldan bir kilometre uza¤a yapan Nas›l gençlere bu kadar hoflgörüsüz
zihniyete de (yurdun spor salonunda olabilirdi “insan” ve nas›l koruyamaz
D‹SK davas› görülüyordu, bu yüzden kendini 19 yafl›nda 180 santimetre
ayn› anda iki giriflin varl›¤› manidar boyunda bir deve!.. Cümledeki uya¤›
bulunmufl olmal›yd›) annesinin bütün kaç›rd›¤›n› fark edince gülümsedi.
uyar›lar›na ra¤men ayaklar›n› sürüyerek Kendisine öfkesi uya¤a bask›n gelmiflti.
yürümesine de (“O¤lum, senin geldi¤ini Pantolonu ç›kar›p kaloriferin üstüne
daha soka¤›n bafl›ndayken anl›yorum koydu. Yemek saati bitmeden kurusa
ayak sürümenden” derdi annesi, iyi olurdu. Gece odada bir fleyler yemek
pantolonunun ta kalçalar›na kadar yasakt›. Kat› kurallar› vard› yurdun, albay
ç›km›fl çamurlar› f›rçalarken) belediye emeklisi müdürler ve 12 Eylül
otobüsünde k›z arkadafl›yla zihniyetince konulan. Yurda geç kalmak
vedalafl›rken ensesine yumruk atan yasak, 24’ten sonra odada lamba
Karadenizliye de (“Utanmiy misun yasak. Hele Gestapo nöbetçiyse
alemin onünde sarmaflmiya? ‹n afla¤› (Kar›s›n› balkondan att›¤› iddia edilen
pen saa edece¤umi pilirum” demiflti SS subay› tipli müdür yard›mc›s›)
Laz ufla¤› ve neyse ki floförün araya etüdde tahta sandalyenin üstüne
girmesiyle fazla dayak yemeden battaniye koymak da yasak. dönüfl saatinin normal kalabal›¤›
arkadafl›yla ortamdan uzaklaflabilmiflti) zannetmesinden üstünde durmam›flt›.
sövdükçe sövdü. Ama en çok Yakalarsa k›fl gecesi nas›l uyuyaca¤›n› Ama flimdi akflam karanl›¤›nda bir gölün
Karadenizliye... Bir de sevgilisiyle düflünmez, battaniyeye el koyar, ertesi yüzeyini and›ran kar›n üzerinde
tutundu¤u dire¤in önünde oturan o gün de disipline verir, yurttan ö¤renciler ku¤ular gibi kay›yorlard›.
modern görünümlü bayana.. “Ay›p de¤il att›r›verirdi. Bak yine akl›na laz geldi. Serkan bu kayma iflinden pek korkard›.
mi çocuklar›n önünde böyle sarmafl Sen ö¤rencilerin ecel gibi korktu¤u bu
dolafl? Aaaa, olmaz ki ama!” deyip nas›l Gestapo’ya herkesin içinde diklen, kafa Çocukken merdiven korkulu¤unda ve
gaz vermiflti laza! Oysa o “onlar genç tut, laf söyle, sonra bir otobüs dolusu okul koridorlar›ndaki mermer zeminde
can›m, olur böyle fleyler” denmesini en insan›n ve hepsinden önemlisi sevgilinin kaymalar› say›lmazsa, lisede Serbay’›n
çok o kad›ndan beklemiflti. Üstelik, önünde sopa ye… Bu pantolon da kaykay›ndan daha ilk ad›m›yla uçuflu
üstelik sadece yanaktan bir veda kurumaz iflte böyle… Herkes yeme¤i ve s›rt üstü yere yap›flmas› tek ve kal›c›
öpücü¤üydü al›nan…Üstünde bitirdi, sen daha, ohoooo… deneyimi olmufltu. Caddenin ortas›nda
babas›n›n 25 y›ll›k aba kal›nl›¤›ndaki Pantolona söylenirken içeri Yakup girdi. uzun bir süre s›rtüstü yat›p nefes almaya
paltosu olmasa belki daha rahat “Haydi o¤lum bu saatte yat›l›r m›, çal›fl›rken, bir daha kendili¤inden kay›p
savunurdu kendini ama bu yiyece¤i pijamay› çekmiflsin? Giy pantolonu, giden fleylere binmeme sözü vermiflti…
yumruk say›s›n› azaltamazd›. Ömründe az›c›k kayal›m d›flar›da” dedi. Son 20 Yakup’un çekifltirmesiyle kendini kayan
kimseye yumruk atmam›fl, aç›kças› y›l›n en so¤uk k›fl›ym›fl, pek çok yerde bir trenin en arka vagonu olarak buldu.
babas›ndan yedi¤i bir iki taneyi okullar tatil olmufl, d›flar›da ö¤renciler Gençler dizilip koflturuyor ve yeterli h›za
saymazsak (amatör boks yapm›flt› erotik (kad›n-erkek) kardan adamlar ulafl›nca diz çöküp kay›yorlard›. En
babas›, vurunca beynini sallard› yapm›fllar, yurdun e¤imli arazisi az›ndan birbirine tutunmalar› ve yere
adam›n) kimseden de yememiflti. Yol Uluda¤’›n yamaçlar› gibi, kayan yak›n kaymalar› güvenli gelmiflti
boyunca laz› da, o beyaz kürklü, 2 ö¤rencilerle doluymufl… Serkan Serkan’a. Birkaç kez kayd›lar ama
çocuklu kad›n› da, gah çok anlaml› pantolonun paçalar›ndaki çamurlar› sonuncuda Serkan düflme tehlikesi
cümlelerle (“Han›mefendi senin çitileyerek gah bulaflt›r›p gah atlat›nca korkular› depreflti ve üflüyene
çocuklar›n hiç mi Tv seyretmiyor? temizlerken, bir ç›rp›da anlatt› bunlar›n kadar (Nas›l da çabuk üflürdü!
Artistler öpüflünce de böyle mi hepsini Yakup. D›flar›s› gerçekten ana Çocuklu¤unda herkes yüzerken o gölün
k›z›yorsun a zurefan›n düflkünü!”) gah baba günüydü. Serkan bu kalabal›¤› kenar›nda tak›rdayan difllerini güneflle
üstün dövüfl teknikleriyle (hayalara sert fark etmifl ama gerek Karadenizliyle ›s›tmaya çal›fl›r, alay konusu olurdu) bir
bir tekme, ard›ndan bir sa¤ aparkat ve u¤raflmaktan gerekse akflam okul süre daha Yakup’u ve kayanlar› seyretti.