Page 68 - Hekimce Bakış Dergisi 90. Sayı
P. 68

Selahattin DUMAN, Çiçek Arif( Arif KESKİNER),
            Hasan ÖZKILIÇ ‘ ın dilinden dinlediğimiz Yaşar
            KEMAL bir başka güzel, bir başka anlamlıydı
            bizim için. Büyülenerek dinlediğimiz söyleşiden
            (anmadan) sonra “Demirciler Çarşısı  Cinayeti” nin
            yazılmadan önceki anamnezini almış, Akdamar
            Adasındaki kilisenin yağmadan kurtarılma
            öyküsünü öğrenmiş ve Karatepe’ den “Binboğalar
            Efsanesi” ndeki Haydar Ustayla birlikte daha Hızır
            ile İlyas’ ın kavuşmasını beklemeden aceleyle
            umutlarımızı, sevgimizi ve en önemlisi barış
            dileklerimizi savurmuştuk Kilikya’ ya.
            İşte en doğudan (Ağrı), en batıya (Edirne), en
            güneyden (Adana), en kuzeye (Samsun), çok güzel
            bir rotada yol alan 7 kent 7 matinenin Adana kısmı
            büyülü bir şekilde böyle geçti.
            Yazar Ayşe KULİN’ in katılımı ve çağdaş hekimler
            grubunun çabalarıyla gerçekleşen Samsun matinesi
            ise sisli ufkumuzu adeta “Tutsak Güneş” lerden
            arındırdı.

                                                                arasında, edebiyat matinemiz ve kitaplar sayesinde
            Biografi yazmamaya yemin etmiş olan yazardan,       yollara düştüm.
            yeminini bozarak Tek ve tek başına TÜRKAN’ ın
            hekimce, insani ve hüzünlü öyküsünün yazılmasını    Aslına bakarsanız bu Hekimce Bakış’ ın konusu
            dinledik.                                           oynatmaya az kaldı idi. Çünkü söyleyeceklerimizi
                                                                tekrar tekrar söyledik ve yazacaklarımızı tekrar
            Ayşe KULİN’ le birlikte “Kardelenler” den “Hayal”   tekrar yazdık. Yer demir gök bakır olunca
            lere yolculuk yaparken, ışığı bol olsun sevgili     editörümüz başına huni takmış bir hekimi dergi
            Türkan Hocamızın Mavi Yolculuğu çok sevdiğini       kapağımız yapmaya karar verdi. Belki mizah daha
            öğrendik. Sanatla sanatçılarla iç içe yapılan bu Mavi   dikkat çekici olur dedik.
            Yolculukların, Türkan Hocamızın hayatı boyunca
            kendine ayırdığı tek zaman dilimi olduğunu          Bu sayıya uygun olması açısından ben de küçük bir
            gördük, onurlu ama hüzünlü öyküsünde.               mecburi hizmet anısını paylaşmak istedim. Mecburi
                                                                hizmetimi Yaşar KEMAL’ in doğduğu ve sevgili
            Kilikya’ dan Mavi Yolculuğa ben de böylece sayfalar   Türkan Hocamızın Lepra ile yoğun bir şekilde
                                                                mücadele ettiği topraklarda yani Van’ da yaptım.
                                                                Bir ev kiraladıktan sonra ampul ihtiyacım oldu.
                                                                Van’ da ki ikinci günüm. Bakkalla market arası bir
                                                                dükkan buldum. İçeri girip
                                                                -elektrik ampulü var mı? Diye sordum. 13 yaşlarında
                                                                birisi
                                                                - yok yenge dedi. Tam çıkarken arkasında ampulleri
                                                                gördüm.
                                                                - varmış bak arkanda dedim. Hınzırca yüzüme
                                                                baktı.
                                                                - onlar elektrik ampulü değil ki cereyan ampulü
                                                                dedi. Hiç bozuntuya vermemeye çalışarak güya onu
                                                                üzmemek için
                                                                - ben yanlış biliyormuşum o zaman ver bakalım
                                                                birader(bana yenge deyince) üç tane cereyan
                                                                ampulü dedim.
                                                                - kaç vatlık olsun yenge deyince de bastım
                                                                kahkahayı.
                                                                                          Sevgiyle ve sanatla kalın...
                                                                                                    Hekimce Bakış  79
   63   64   65   66   67   68   69   70   71   72   73