TTB AHEK ve SES’in “Vergide Adalet” Eylemleri 20. Haftasında: Moody’s Kredi Notunu Artırmış Diye Sevinenler Çalışanların ve Halkın Yaşadığı Derin Yoksulluğu Umursamıyor
Türk Tabipleri Birliği Aile Hekimliği Kolu (TTB AHEK) ile Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası’nın (SES) başlattığı, illerde sağlık emek-meslek örgütlerinin de katıldığı “Aile Hekimliği ve Sağlık Çalışanları Vergide Adalet İstiyor” başlıklı eylemler, 20. haftasında devam etti. Aile sağlığı merkezi (ASM) çalışanları basın açıklamaları düzenledi, pankartlar ve dövizler taşıdı, kokartlar taktı.
“Vergide Adalet” eylemleri, ASM’ler için vergi kesintileri yıl içinde sabit kalana ve kesinti oranı üst sınırı %15 olana dek her çarşamba sürecek.
İllerde okunan basın açıklaması şöyle:
MOODY’S KREDİ NOTUNU ARTIRMIŞ DİYE SEVİNENLER ÇALIŞANLARIN VE HALKIN YAŞADIĞI DERİN YOKSULLUĞU UMURSAMIYOR
Bugün 24 Temmuz Çarşamba, yirmi haftadır “Vergide Adalet” istiyoruz.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Moody’s kredi notu artırımına sevinirken, çalışanların ve emeğiyle geçinen halkın yaşadığı derin yoksulluğu görmezden geliyor.
Küresel sermayenin koruyucu, düzenleyici kurumları halkın fakirleşmesine, emeğin değersizleşmesine yol açan ‘ekonomik sıkılaştırma politikaları’ ya da yeni vergi paketleri adı altında yaşama geçirdikleri düzenlemelerle çalışanların ekmeğinin küçültülmesine olumlu notlar veriyor.
2024 yılının ilk altı ayında dolaylı vergi gelirleri %66( KDV ve ÖTV oranı %52) olurken dolaysız vergi gelirleri %34 olmuştur. Zaten dolaysız vergi gelirlerinin önemli kısmı çalışanların ücretlerinden kesilerek elde edilmekte olduğu bilinmektedir.
Şimşek, programına küresel sermaye denetçilerinin güven duymasıyla övünürken, halkın büyük bir kısmı derin yoksulluk içinde hükümete olan güvenini yitirmiş, oldukça zor dönemler yaşamaktadır.
Bizler hekimiz sağlık çalışanıyız, her gün sağlığını korumaya, hastalıklarını iyileştirmeye çalıştığımız hastalarımızın yaşadığı derin yoksulluğa, kötü yaşam koşullarına, yetersiz ve uygunsuz konutlarda yaşamak zorunda kalmalarına, yetersiz dengesiz beslenmelerine tanığız. Hastalarımızın bu derin yoksulluğa bağlı sağlıksızlıklarına şahit oluyor ve tüm bu duruma itiraz ediyoruz. Sağlığını koruma ve sürdürmeye çabaladığımız halkımız, vergide ve gelirde adalet hem sağlık çalışanları hem de tüm emeğiyle geçinen emekçiler için istiyoruz, bunun için mücadele ediyoruz, edeceğiz.
Hükümetin, ‘Az kazanan dan az, çok kazanandan çok vergi alınması’ vaadiyle TBMM’ye getirdiği ‘Yeni Vergi Paketi’ çalışanların vergi yükünü azaltmak yerine halkın sırtına yeni vergiler yüklemektedir. İşçi sendikalarının, meslek odalarının, demokratik kitle örgütlerinin, muhalif partilerin ve çalışanların hakkını korumaya çalışan kesimlerin itirazlarına ve taleplerine rağmen vergide adaletsiz durum daha da derinleşmiştir.
Yirmi haftadır hükümete yönelttiğimiz sorularımızı bu hafta da yineliyoruz:
- Bizlerden ek vergi kesintileri yaptığınız oranlarda vergi aldığınız şirket var mı?
- Vergi kaçıranları hepimizden daha iyi biliyor ve tanıyorsunuz. Kazancına göre düşük ve ya hiç vergi vermeyenleri kollamaya devam edecek misiniz?
- Vergisini sildiğiniz, yüksek vergi muafiyetleri sağlayarak kamudan beslediğiniz şirketlere desteğinizi kesecek misiniz?
- Halkımızdan alınan adil olmayan ekonomik ve sosyal eşitsizliğe kaynaklık eden %66 oranındaki dolaylı vergileri azaltmayı düşünüyor musunuz?
- Sağlık çalışanlarının emeklerinin karşılığını vermeyi, haksız ve adaletsiz vergi kesintilerinden vazgeçmeyi düşünüyor musunuz?
Sağlık çalışanları olarak “Vergide Adalet” Talebimizi Hatırlatıyoruz:
Yılın ilk ayından itibaren düşük düzeyde tutulan vergi dilimlerine girdiğimiz gerekçesiyle ücretlerimizden yüksek vergi kesintileri yapılıyor. Kesinti oranları yılsonuna doğru %35 civarına çıkıyor. Bu adaletsiz ve eşitsiz vergi yükünü sırtımızdan alınmasını, her ay sabit kalmak koşuluyla en fazla %15 vergi kesinti oranlarını hayata geçirilmesini istiyoruz.
Halkı derin yoksulluğa iten, kredi derecelendirme kuruluşunun notuna sevinen Bakan istemiyoruz.
Sağlık çalışanları ve diğer tüm ücretli kesimden alınan yüksek vergilerden vazgeçilmesi için sağlık birimleri önlerinde yirmi haftadır yaptığımız basın açıklamalarına bir cevap vermeyen, kredi derecelendirme kuruluşunun notuna sevinen Bakan istemiyoruz.
Aile hekimliği çalışanları ve diğer tüm sağlık çalışanları olarak yirmi haftadır sürdürdüğümüz ‘vergide adalet istiyoruz’ eylemlerimizi her Çarşamba taleplerimiz yerine gelene kadar sürdüreceğiz.
Saygılarımızla.
Türk Tabipleri Birliği Aile Hekimliği Kolu
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası
Alıntı: ttb.org.tr