Çocuk ölüm hızı Türkiye’de neden arttı?
Kayıhan PALA*
Dünya, çocuk sağkalımı konusunda ilerleme kaydederken, ülkemizde 2023 yılında 2022 yılına göre hem bebek ölümleri hem de beş yaşın altındaki çocuk ölümleri artış gösterdi. TÜİK tarafından Haziran 2024’te açıklanan ölüm istatistiklerine göre, bin canlı doğum başına düşen bebek ölüm sayısını ifade eden Bebek Ölüm Hızı (BÖH), 2022 yılında binde 9,2 iken 2023 yılında binde 10,0’a yükseldi. 2023 yılında BÖH 2022 yılına göre 51 ilde artış göstermiş, bir ilde (Giresun) aynı kalmış, 29 ilde azalmıştır.
Bebek ölüm hızının artış gösterdiği 51 ilden 11’i, 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinden etkilenen illerdir. Hem depremden etkilenen illerde hem de depremden etkilenen iller dışında kalan 40 ildeki Bebek Ölüm Hızı artışı endişe vericidir. Doğumdan sonraki beş yıl içinde ölme olasılığını ifade eden 5 Yaş Altı Çocuk Ölüm Hızı (5YAÇÖH) da artış göstermiş, 2022 yılında binde 11,2 iken 2023 yılında binde 14,5’e yükselmiştir. 2023 yılında 5YAÇÖH 2022 yılına göre 51 ilde artış göstermiş, 30 ilde ise azalmıştır.
Beş yaş altı ölüm hızının artış gösterdiği 51 ilden 11’i, 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinden etkilenen illerdir. Hem depremden etkilenen illerde hem de depremden etkilenen iller dışında kalan 40 ildeki Beş Yaş Altı Çocuk Ölüm Hızı artışı endişe vericidir. Beş yaş altı çocuk ölüm hızının 2023 yılında 2022 yılına göre en fazla artış gösterdiği ilk on beş il sırasıyla Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş, Malatya, Gaziantep, Osmaniye, Edirne, Bartın, Gümüşhane, Karabük, Bolu, Uşak, Rize, Iğdır ve Amasya’dır. Görüldüğü gibi bu illerden 6’sı depremden etkilenen iller iken diğer 9’u depremin etkilemediği illerden oluşmaktadır. Depremden etkilenen illerde 5 yaşın altında 2022 yılında toplam 3.656 çocuk ölümü gerçekleşmiştir. Bu sayı 2023 yılında 2.876’si depremde vefat eden olmak üzere, toplam 6.393’e yükselmiştir. Depremde vefat eden çocukları dışarıda tutarak 5YAÇÖH hesaplandığında, Osmaniye dışında bütün illerde çocuk ölüm hızı artış göstermiştir. En yüksek artış ise Kahramanmaraş ve Malatya’da gerçekleşmiştir. Bu veriler, çocuk ölümlerindeki artışın tek başına deprem nedeniyle hayatını kaybeden çocuklarla ilgisi olmadığını açık olarak göstermektedir. Cumhurbaşkanlığı Hükümeti tarafından uygulanan sosyal politikalar ve sağlık politikaları, deprem sonrasında, çocukları erken ölümden korumak konusunda yetersiz kalmıştır.
Çocukların sağkalımını, başta gelir dağılımı eşitsizlikleri ve sağlık eşitsizlikleri olmak üzere birçok etmen belirlemektedir. UNICEF, küresel olarak beş yaş altı ölümlerin önde gelen nedenlerini zatürre, ishal ve sıtma gibi bulaşıcı hastalıklar, erken doğum ve doğum sırasında oluşan komplikasyonlar olarak açıklamaktadır ve bu nedenlerin gelir eşitsizlikleri ve sağlık eşitsizlikleri ile hem doğrudan hem de dolaylı olarak ilişkisi bulunmaktadır.
Hanehalkı serveti çocukların hayatta kalma olasılığı ile doğrudan ilişkilidir ve UNICEF raporlarına göre küresel olarak en yoksul hanehalklarındaki çocukların 5 yaşından önce ölme olasılığı, en zengin hanehalklarındaki çocuklara göre 2,1 kat daha fazladır. Ülkemizde 2013 yılında 5YAÇÖH, hanehalkı refah düzeyi en yüksek yüzde yirmilik grupta binde 8 iken, en düşük grupta 3,5 kat daha yüksek olarak binde 28’dir. Maalesef hanehalkı refah düzeyine göre çocuk ölümlerine ilişkin istatistikler 2013 yılından sonra açıklanmamıştır. Yoksul ailelerde dünyaya gözlerini açan çocuklar, orantısız biçimde beş yaş altı ölüm yükü taşımaktadır… Sağlık Bakanlığı, birçok soru önergesinde olduğu gibi, bu konudaki soru önergesine de henüz yanıt verememiştir.Çocukların hayatlarını, gelir dağılımı eşitsizliklerini ve sağlık eşitsizliklerini ortadan kaldırarak kurtarabiliriz.
*Tıp Doktoru, Halk Sağlığı Profesörü, Bursa CHP Bursa Milletvekili
Alıntı: birgun.net