Page 69 - Hekimce Bakış Dergisi 105. Sayı
P. 69
hissetmek nasıldır bilir misiniz? Bu kiminde gazete kiminde de el sırılsıklam olmuş ama insan insanın
yakıcı hisle tatsız-tuzsuz ve yavan çantası kendilerini sudan korumak ilacıdır diye görevini yapmaya
bir yaşam sürdüm bugüne dek. için her şeyi kullanıyorlar. Şeker çalışıyor. Tam da motorundan
Protez bir yaşam! Acılarım birer değilsiniz İnsancıklar, erimezsiniz inerken “Aaahhh,” bir otomobil
Fantom azaplara dönüştü. Zaten yahu. Bırakın teninize vursun su ıslak zeminde kaydı. Hızla kuryeye
annem ve babam ardı ardına doya doya. Ah ah, keşke yerlerinde çarptı. İnanamıyorum. Aman
erkenden gittiler. Çevremdeki olabilseydim. Şu dünyanın en garip Allah’ım! Adamcağız röveşata
herkes benimle beraber içten içe canlısı insan. Islanmak isteyenler, vuracakmış gibi havalandı.
yaralandı. ıslanmaktan korkanlar, sevenler, Ardından kafasının üzerine düştü.
sevmeyenler, kızgınlar, sakinler, Ah ah çok fena çok! Feci bir kaza.
“Yaralar vardır hayatta, ruhu
cüzzam gibi yavaş yavaş ve ıssızlar, daha ıssızlar, kimsesizler, Umarım benim gibi olmaz. İniltisini
yalnızlıkta yiyen, kemiren tek başına olanlar, hastalar, ben bile duyabiliyorum pencerenin
yaralar.”* hastalanacaklar, yaralılar, ardından. Yaşıyor şükür yaşıyor.
yaralanacaklar, direnenler, biat Umarım benim gibi olmaz. Fakat
İnsanın insana eşitliği yalnızca edenler, ağzımıza edenler, yarabbi yağmur suyu kuryenin başından
doğum ve ölümünde. Oysa şükür diyenler, ağlayanlar ve de asfalta doğru kırmızı bir ip gibi
insan insana muhtaç! İnsan gülenler. İnsanın insana eşitliği hızla akıyor. Elindeki kocaman
insanın ilacı!” Evimin pencereleri yalnızca doğum ve ölümünde! paket arabanın çarpması sonucu
büyük olduğundan tekerlekli Oysa insan insana muhtaç! İnsan paramparça oldu. İçindeki tuvalet
sandalyeden dışarıyı rahatça insanın ilacı! Karşı apartmana ne kağıtları beyaz şeritler halinde
görüyorum. Nasıl yağmur var kadar çok kargo geliyor Allah’ım. etrafa yuvarlandı. Gözlerime
nasıl anlatamam. Bardaktan Topu topu sekiz daire var oysa inanamıyorum. Taşıdığı kargosu
boşanırcasına düşüyor yola koca binada. İnternetten alıyorlar da tuvalet kağıdı mıymış? İnsanın
koca damlalar. Neler vermezdim alıyorlar. Arzuları, ihtiyaçları mı insana eşitliği yalnızca doğum
şu yağmurda yürüyerek sırılsıklam doyuramadıkları, yoksa açlıkları mı ve ölümün de mi? İnsan insana
olmak için? Sokaktaki herkes anlayamadım bir türlü? Kuryenin muhtaç mı? İnsan insanın
benim aksime ıslanmamak için, biri girerken öbürü çıkıyor. gerçekten ilacı mı? Yok yok! İnsan
ağulu bir koşuşturmacaya dahil Bak işte bir kargo daha geliyor insana muhtaç! İnsan insanın ilacı!
olmuşlar. Kiminde şemsiye, moto-kuryeyle. Zavallı yağmurda
Bu öykü pandemide bizlere ilaç olan moto-kuryelere ve tüm kargo çalışanlarına adanmıştır.
Oggito edebiyat sitesinde yayımlanmıştır.
Sadık HİDAYET*
69