Page 74 - Hekimce Bakış Dergisi 99. Sayı
P. 74
gitmek nasıl bir duygu? gönderiyorlardı, o da birkaç gün duygum. Safari’ye çıkanlar için
Diğer savaş muhabirleriyle ya da haftalığına. Artı henüz genç bile ‘av kuralları’ koyan dünya,
buluşacağınız için neler ve tecrübesizdim. 10 günlüğüne Bosna’daki insan avcılarına her
hissediyorsunuz?” “Sürekli farklı kendi tercihimle serbest muhabir türlü serbestliği tanıdığı gibi
coğrafyalarda ve kültürlerde olarak gittim Bosna’ya. Gidiş o silah desteği de sağlıyordu.
yaşamanın da etkisiyle normalde gidiş. Gördüklerimin dehşeti Bosna’da gördüklerimden sonra
çok fazla aidiyet hissi olan biri karşısında hayatım, kişiliğim, ‘Batı demokrasisi, insan hakları,
değilim. Her yerde kendimi biraz dünyaya bakış açım, her şeyim Avrupa medeniyeti, uluslararası
yerel biraz da yabancı hissederim. tümden değişti ve kaldım. kanunlar ve daha birçok tanımın
Ancak Bosna’ya her gidişim eve O gündür bu gündür de o yalnızca gerektiğinde uluslararası
dönüş gibi olduğundan çok savaş bölgesinden bu çatışma oyunlar için kullanılan içi
heyecanlanıyorum, ruhumun bölgesine savrulup duruyorum. boşaltılmış kavramlar olduğunu,
eksik yerinin tamamlandığını O travmayı bir kez yaşadınız mı bu tür palavralara çoğu zaman
hissediyorum. Kuşatma dönemi geri dönüşü zor bir durum. Ne dikkatli yaklaşmak gereğini
birlikte çalışan gazeteciler aile gibi öleceğinizi düşünüyorsunuz ne öğrendim.” “Bosna’da geçirdiğiniz
olduğumuzdan sıkı dostluğumuz de hayatınızı önemsiyorsunuz.” dönemde karşılaştığınız en
bugün de devam ediyor. Hepsiyle “Bosna’ya geldiğinizde ilk zor durumlardan bahsedebilir
aynı an da ve de Sarajevo’da izlenimiz ne oldu? Savaş çabuk misiniz?” “Bosnalıların direniş
buluşacak olmak ta rüya gibi.” sonlanır diye düşündünüz ruhu aynı şehirde yaşayan
“Türkiye’de güvende olmak mü?” “Her şey korkunçtu. Yok bizlere de bulaşmıştı. Her türlü
varken neden savaş muhabiri ‘bu kadar da olmaz’ denilen tehlike ve zorluk, bombalar,
olmayı seçtiniz? Bu kararı nasıl her şey Bosna’da yaşanıyordu keskin nişancılar, gördüğümüz
verdiniz?” “Savaş muhabiri ve dehşete kapılmıştım. O cesetler ‘Haberciliğin’ ötesinde
olmak gibi bir hayalim yoktu. zamanlar hala ‘İnsanlık’ tabirine bir boyuta taşımıştı çoğumuzu.
Omarska kampı’nın fotoğraflarını inandığımdan yok diyordum, Güçlü olmaya, güçlü durmaya
görüp çok etkilenmiştim. Ve daha fazlasına artık müsaade çalışıyorduk. Ama bazı an’lar
evet, savaşa erkek muhabirleri etmezler. Ama uzun sürmedi bu var insan hayatında ki sanki
74 Hekimce Bakış