İnsan Hakları Bildirgesi 77 Yaşında; Bildirgenin Işığında Mücadelemizi Sürdüreceğiz!
1948 yılı haziran ayından itibaren 10 Aralık gününü, tüm dünyada İnsan Hakları Günü olarak kutluyoruz. 10 Aralık 1948 tarihinde Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi, evrensel niteliğinin yanı sıra dünyanın tüm coğrafyalarında öncelikle insan yaşamını esas alması ve tüm insanlık değerlerini gözeterek hazırlanmış olması ile de tarihte yerini almıştır. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 1945 yılında sona eren II. Dünya Savaşı’ndan hemen sonra yazılmış olması dikkat çekici bir konudur. Hem II. Dünya Savaşı hem de o zamana kadar başta I. Dünya Savaşı olmak üzere tüm savaşların yarattığı yıkıcı ortam, savaşa karşı insan yaşamının önemini vurgulaması açısından da önemlidir.
Savaşların yarattığı acı ve yıkımlar, bildirgede “bütün insanların eşit, özgür, onur ve hakları yönünden eşit doğdukları” ifadesinin vurgulanmasına neden olmuştur. Çünkü savaş, insanları eşit görmez ve bu eşitsizlikten de beslenir. Savaş, insanı hak sahibi özne olarak görmez ve bu nedenle savaşlarda en çok siviller, çocuklar, kadınlar ve yaşlılar ölür. Gazze’de 7 Ekim 2023’ten bu yana yaşanan soykırım politikalarını meşrulaştırmak adına İsrail yetkilisi Yoav Gallant’ın Filistinliler için “insan hayvan” ifadesini kullanmış olması bir tesadüf değildir.
Ayrıca bildirgede yer alan “hukukun üstünlüğü” kavramının uluslararası hukukta bir belgede ilk kez kullanılmış olması da çok önemli ve değerlidir.
Bildirgede yapılmış “eşitlik” vurgusu, ne kadar farklı olurlarsa olsun birey olarak insanların yanı sıra toplumlar ya da halkların eşitliğini gözeten bir yerden yapılmıştır. Ayrıca bildirge yaşam hakkına yönelik saldırılarla birlikte kölelik ve işkenceyi yasaklamakta; özel yaşamı ve aile yaşamını korumakta; kişinin düşünce ve ifade özgürlüğü, eğitim, çalışma hayatı, barınma, seyahat etme haklarını güvence altına almaktadır. Hak ve özgürlükler kavramı sadece kişiler üzerinden tanımlanmamakta; bütünlüklü bir bakış açısıyla, toplumsal ve ekonomik haklar da hiyerarşik bir sıralama gözetilmeden ele alınmaktadır.
Gerek bölgemizde gerekse de dünyanın çeşitli coğrafyalarında devam eden savaş ve silahlı çatışmalar ile otoriter ve baskıcı siyasal iktidarların yol açtığı ağır insan hakları ihlallerinin tüm hızıyla devam ediyor olması, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’ndeki ilkelerin dikkate alınmadığını göstermektedir.
İlk örnekleri 2016’da yaşanan ve 2025 yılı içinde ne yazık ki ülkemizde yaygın olarak belediyelere kayyum atanması, seçilmişlerin tutuklanması, halk iradesinin gaspı ile başlayan süreçle birlikte; düşünce ve ifade özgürlüğü hakkını kullanan başta üniversite öğrencileri olmak üzere birçok insanın gözaltı ve tutuklamalara maruz kalması, sosyal medya paylaşımlarının kriminalize edilerek tutuklama gerekçesi yapılması, gazetecilerin hedef haline getirilerek tutuklanması, medya üzerinde sansür, erişim engellemeleri ve kanal kapatmaya kadar giden müdahaleler, barışçıl eylemlerde orantısız güç kullanımı, ters kelepçe, çıplak arama uygulamaları, gözaltında, tutuklu ve hükümlü olan kişilerin sağlık hakkına ulaşmasında yaşanan engellemeler, hasta mahpus infaz ertelemelerinde yaşanan sorunlar, infazını tamamlamış olduğu halde cezaevi idare ve gözlem kurullarının öznel kararları ile tahliye edilmeyen mahpuslar ve daha birçok konuda yaşanan insan hakkı ihlalleri ülkemizde de İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin dikkate alınmadığı, baskıcı ve otoriter bir yönetim anlayışının devam ettiğini göstermektedir.
Ülkemizde insan hakları mücadelesi sadece bu konuda çalışan örgütlere bırakılmamalıdır. Eşit, özgür, onurlu, tüm haklarını dilediği gibi kullanan insanların yaşadığı bir toplum olmanın yolu bütün meslek örgütleri, sendikalar, siyasi partiler, sivil toplum örgütleri ve vatandaşlık bilinci gelişmiş her insanın birlikte mücadele etmesinden geçer. Bunu başarmak zor değil. Yeter ki İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi kılavuzumuz, bizim de her zaman mücadele etme gücümüz olsun.
Türk Tabipleri Birliği İnsan Hakları Kolu
Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi
Alıntı: ttb.org.tr