Yabancı Hekim Çalıştırma Hevesi

Ülkemizdeki siyasi iktidarlar işbaşına geldikten sonra programlarındaki hedeşeri gerçekleştirmek, bir diğer deyişle vaatlerini yerine getirmek için çalışmalarını başlatırlar. Ancak bunda her zaman başarılı oldukları söylenemez. Çünkü vaatler verilirken, programlar hazırlanırken çok fazla özen gösterilmez ve bunlar çoğu kez yapılabileceklerin yapılmasına, mevcuda razı olmaya gelir dayanır.

Parti programları hazırlanırken, daha da önemlisi icraata geçildiğinde neler yapılabileceğini Başbakan’a Bakan’a tavsiye eden çeşitli gruplar, danışmanlar, çıkar çevreleri vardır; bunlar ulusal boyuttan uluslararası boyutlara kadar değişik büyüklükte ve değişik etkinliktedirler.

Bakan, işlerini Bakanlığın bürokratları ile yürütür, ancak yanında müşavirleri, resmi ve özel danışmanları vardır. Bu danışman kesiminin görevi Bakanın önerilerini değerlendirmek, sonuçlarını tahmin etmek ve görüşlerin olabilirliğini Bakana arz etmektir.

Bakan, bu değerlendirmeleri göz önüne alıp kararını verir. Ancak bu her zaman böyle olmamaktadır. Genellikle danışmanlar ve diğerleri, Bakanın dediklerinin gerçekleşebilir ya da gerçekleşemez olduklarını, sonuçlarının beklentileri sağlayıp sağlayamayacağını, beklenen yararın maliyetine değip

değmeyeceğini açık açık ortaya koyma yerine Bakanın önerilerinin nasıl gerçekleştirileceği doğrultusunda yoğun çaba harcarlar. Ancak bu çabaların her zaman başarılı sonuçlar vermesi mümkün olmuyor, o zaman Bakan ve bürokratları yeniden bazı düzenlemeler yaparak eski istenmeyen sonuçların çaresini bulmaya çalışmakta, ve de yeniden yanlışlar yapma tehlikesiyle karşı karşıya kalmaktadırlar.

Bu davranış biçimi bu günlere özgü olmamakla birlikte uygulamada çok önemli artışlar görülmektedir. Yasa ,yönetmelik, genelge ve diğer resmi metinlerde çok kısa aralıklarla değişiklikler yapılmakta, yapılan değişikliğin sonuçları tam irdelenmeden yeniden değişikliklere gidilmektedir.

Bunlara bir örnek yabancı hekim çalıştırma hevesidir. Bakanlık bu tasarrufuyla bir yandan Türk hekimlerine gözdağı vermekte bir taraftan sağlık alanını önce işgücüne hemen sonra doğrudan yabancı yatırıma açmak istemekte hatta bunun için ‘Sağlık Serbest Bölgeleri’ kurmayı düşünmektedir. Bu projeye katkıda bulunan bürokratların LOZAN ANLAŞMASI’nın ilgili hükümlerine bakmalarını öneririm.

Türkiye’de yabancı hekim çalıştırmak için 1219 sayılı kanunu değiştirmek, YÖK’ten uydurma yeterlilik belgesi almak sorunu çözmez. Lozan Anlaşması hükümlerine göre Türkiye’de ancak Türk vatandaşları sağlık alanında çalışabilirler. Bu hekimlerin özel hastanelerde çalıştırılacağı da duyumlarımız arasındadır. Sermayesi yabancı da olsa o hastaneler de Türkiye’dedir.

Kapitülasyon belasından çok çeken ülkemiz, o günlerin hekim ihtiyacına bakmaksızın bu kararı anlaşma hükümlerine koydurmuşsa bugünlere gelindiğinde aksini düşünmek hem hukuken yanlış hem de Türk hekimlerine yapılan haksızlıklara bir yenisini eklemek anlamındadır.

Prof. Dr. Hamdi Aytekin

 

Yazarın Diğer Yazıları
deneme bonusu veren siteler yeniokul.net casino deneme bonusu veren siteler