Page 51 - Hekimce Bakış Dergisi 105. Sayı
P. 51
DOĞA İLE İNSAN ARASINDAKİ
SORUNLU İLİŞKİNİN RESMEDİLİŞİ
Dr. Yelda ERTÜRK | eyerturk@gmail.com
olan ölüm duygusu belirgindir.
Resimde soyuta yakın bir
kurgu vardır. Batış ve buzların
kırılması hareketi duygulara
öyle hitap eder ki, keskin kırık
buzlara dokunulsa, soğukluğu
hissedilebilecek gibidir. Ressam
Ziya Gürel resmin izleyicide
oluşturduğu duyguları şöyle
yorumlamıştır: “Romantik çıkışın
önde gelen sanatçılarından
olan Caspar David’in öyle
pek hazır lokma öykülerle
uğraşmayacağını düşünürsek,
kırılan umut belki de yalnızca
bir geminin adıdır, kuzeydeki
bir deniz kazasında yok olan o
İlk bakışta toplum olarak Resmin merkezindeki büyük teknenin adı… Ama asıl büyük
hepimize deprem görüntülerini kırılmanın az ilerisindeki belli kırılma, hani o kahredici önünde
anımsatsa da ressam Caspar belirsiz batan geminin yan durulamayan parçalanma,
David Friedrich, “Buz Denizi” yatmış, koyu renk gövdesi ne kuzeyin fiyordlarında, ne
yada “Umudun Enkazı” adlı resmedilmiştir. Sağ kısımda çok de güney denizlerinin kara
resminde buz dağlarının küçük şekilde görünen enkaz ile kucaklaştığı falezlerde
arasında sıkışarak, kırılan 1820-21 yıllarında William yaşanır. Böylesine güçlü bir
ve kısmen batan bir gemiyi Parry’in kuzey kutbuna yaptığı ufalanmaya neden olan şey, olsa
anlatır. İnsan-doğa ilişkisi, araştırma gezisi sırasında batan olsa iç dünyalarında apansız
doğanın gücü, tinselliği ressamın gemidir. Yan dönmüş gemi kopan, bütün olma umutlarını
perspektifinden yorumlanır. umutsuzluğu, doğaya karşı elimizden alan bir kasırgadır…
İnsanın doğa karşısındaki güçsüzlüğü ifade eder. 1824 Artık kimliği aşan alanlarda,
küçüklüğünü de anlatabileceği yılında tamamlanan bu resimde her şeyi sıfırladıktan sonra
düşünülen bu resim için bütün sahneyi aydınlatan ışık, her şeye yeniden başlamaktan
sanatçının bizzat buz kütlelerinin resme parlaklık kazandırır. başka çare kalmamıştır. Bunu
etütlerini yaptığı bilinmektedir. Buna rağmen resme egemen başaramazsak, nedenini
51