Page 13 - Hekimce Bakış Dergisi 108. Sayı
P. 13
ihtiyaç duyduğu –zarar gelmez- dediği durumlar-
da yaşadığı ruhsal travma ihanet travması olarak
adlandırılır. Jennifer Freyd tarafından 1991 yılında
tanımlanmış bir kavram olan ihanet Travması ağır,
kapsamlı, sarsıcı, insanın hayatta kalmasını zor-
layan bir durumdur (Freyd 1997). Kişinin çaresizlik
ve korku yaşaması yanında dünyaya, diğer insan-
lara olan güvenini zedeler. Adalet olmadığında,
zarar verenin yanına kâr kaldığı algısı oluştuğunda
çaresizliği ve umutsuzluğu daha da artırır…
Türkiye tarihi neredeyse bir ihanet travmaları tari-
hidir. Katliamlar, kitlesel travmalar, bireysel şiddet,
işkence ve kötü muamele, aile içi şiddet, okulda şid-
det, kadına yönelik şiddet, iş kazaları-cinayetleri,
endüstriyel felaketler, deprem… Her birinde in-
sanların en fazla güvenmesi gereken, ona sağlıklı,
özgür, huzurlu, mutlu, incinmediği, değer gördüğü
vb. bir yaşam ortamı, yaşam olanakları sağlaması
gereken devletin, devlet kurumlarının, hukuksal
eşitlik sağlaması gereken adaletin bu örselemenin
sorumlusu, ortağı ya da kolaylaştırıcısı olduğu Soruşturma aşamasında, soruşturma açılması
travmalar olduğunu görüyoruz. Türkiye tarihin- konusundaki isteksizlik, tarafsızlık ve bağımsızlığın
de ve toplumsal belleğinde önemli yer kaplayan olmaması, yaşanan ihlal ile ilgili soruşturma izni
kitlesel travmaların, katliamların en temel özelliği; verilmemesi, kısıtlama kararı verilmesi ya da
toplumsal, siyasal, kültürel ve hukuksal olarak hesap- soruşturma makamlarının yetkilerini kullanmaması
laşılmamış ve farklı toplumsal kesimler arasında biçiminde kendini gösterir. Delillere ulaşmada
ortak yaşam kültürüne yön veren hukuki bir değer gerekli gayretin gösterilmemesi, suçu nitelemede
bırakmamış olmasıdır (Ertekin, 2020). Adale- hafifletici yorumlar, karşı suçlamalar yöneltilmesi,
tin travması kendisini daha çok cezasızlık olarak faillerin saptanamaması bu aşamada yaşanan ce-
gösterir. Cezasızlık bir ihanet travması olarak ele zasızlık uygulamalarına örnektir. Hakları ihlal eden
alınmayı fazlasıyla hak ediyor.
şahısların itham edilmesini, yakalanmasını, yargılan-
masını, mahkûm edilmesini sağlayacak şekilde yargı
Bir ihanet travması olarak “Cezasızlık” önüne çıkarılmasını olanaklı kılacak bir soruşturma
Cezasızlık, yaşanan bir hak ihlalinin soruştur- yürütmeme cezasızlık demektir.
masının, faillerinin bulunmasının, yargılanmasının
ve cezalandırılmasının, suçtan mağdur olanların Kovuşturma aşamasında, mahkeme görev uyuşmazlıkları
tazmin edilmesinin söz konusu olmaması olarak gerekçesi ile kovuşturmasın gerçekleştirilmemesi
tanımlanır (Birleşmiş Milletler 2005). Burada altı ya da geciktirilmesi, davanın başka mahkeme ya
çizilen ana nokta devletin sorumluluğudur. Cezasızlık, da şehirlere nakli söz konusudur.
devletin bizzat yarattığı veya göz yumduğu aktörler
eliyle ya da devlet ve kurumlarının denetlenmemesi Cezalandırma aşamasında en önemli konu zaman
sonucu meydana gelmiş olan ağır ve sistematik hak aşımıdır. Mahkemelerin uzun sürmesi, dava sonuçlandırıl-
ihlalleri ile ilişkili kullanılan bir kavramdır.
mayarak, yargılama süreci uzatılarak davanın zaman
aşımına uğratılması ya da fiillerle orantılı olmayan hafif
Cezasızlık, soruşturma, kovuşturma, cezalandır- cezaların verilmesi buna örnektir.
ma ve İnfaz olmak üzere 4 ayrı aşamada; birinde,
birkaçında ya da hepsinde gerçekleşebilir.
Kasım 2025 hekimcebakis.org 11

