Page 73 - Hekimce Bakış dergisi 89. Sayı
P. 73
1904 yılında, Vali Reşit Paşa zamanında hastane arazisi
genişletilir ve 1905 yılında ek binalar yapılır. 1900’lü
yılların başında hastanede hekim ve eczacı olarak görev
yapanların çoğunluğu gayrimüslimdir. 1908 yılında
sertabip (başhekim) Suavidis Efendi, tabipler Yüzbaşı
İsmail Hakkı Bey, Şehrilyan Efendi, Apostolidis Efendi,
Bedros Kolaycıyan Efendi, Mehmet Tevfik Efendi, İshak
Efendi ve Hacı Mehmet Ağa, eczacılar Ömer Şevket
Efendi, Mehmet Hamdi Efendi ve Kosti Efendi hastanede
görev yapmaktadır. 1913 yılında, Vali Abbas Halim Paşa
döneminde, Gureba Hastanesi cerrahı ve aynı zamanda
Sıhhiye (Sağlık) Müdürü olan Op.Dr.Emin (Erkul) Bey (23
Nisan 1920 de açılan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne Bur- dır. Küçük binalardan birincisinde mutfak ve çamaşırhane
sa milletvekili olarak katılmıştır)’in katkıları ile hastanenin vardır. İkincisi kadın hastalıklarına, üçüncüsü intani (bula-
iki büyük binası arasındaki alan kapatılarak modern bir şıcı) hastalıklara ayrılmıştır. Dördüncü küçük bina eczane
ameliyathane yapılır. Hastaneye bütün uzmanlık dalların- ve laboratuvar olarak kullanılmaktadır. Bu dönemde
da hekimler atanır. hastanenin kadrosunda dahiliye, hariciye (genel cerrahi),
Birinci Dünya nisaiye (kadın hastalıkları), göz ve kulak burun boğaz,
Savaşı sonrası cildiye ve efrenciyye, bakteriyoloji, hayati kimya ve rönt-
Yunan işgali gen dallarında mütehassıs (uzman) hekimler vardır. Ebe,
sırasında çok hemşire ve sağlık memuru ihtiyacı büyük oranda karşı-
hasar gören ve lanmıştır. 1934 yılında hekim kadrosuna çocuk hastalıkları
hekimleri dağılan mütehassısı da katılır. Dr.Yusuf İzzettin Yeğer 1940 yılında
hastane, 11 Eylül vefat edene kadar başhekimlik yapar. 1940-1942 yılları
1922 tarihinde arasında Röntgen Mütehassısı Dr.Cevat Tahsin Peksun,
Bursa’nın kurtulu- daha sonra Çocuk Hastalıkları Mütehassısı Dr.Şemsettin
şundan sonra, Vali Dora bir süre başhekim olur. 1943 yılı sonunda Hariciye
Hacı Adil Bey ve Mütehassısı Dr.İbrahim Öktem başhekimliğe atanır.
Ankara’da Sıhhıye Hastanenin artan nüfus nedeniyle ihtiyacı karşılamaması
Umum (Genel) üzerine, 1947 yılında, Vali Haşim İşcan ve Belediye Reisi
Müdürü olan (Başkanı) Fahri Batıca döneminde, Hisar’da eski hasta-
Dahiliye Mütehas- nenin güneyindeki alanda yeni bir hastane yapılması
sısı (İç Hastalıkları planlanır. Para temini için piyango düzenlenir. Hayırsever
Uzmanı) Dr.Yusuf Bursa’lıların ve İl Özel İdaresi’nin katkıları ile yapılan
İzzettin (Yeğer) hastanenin inşaatı 1951 yılı sonunda bitirilir. Yeni binanın
Bey’in çabaları yapımında Başhekim ve Hariciye Mütehassısı Dr.İbrahim
ile Sıhhat ve Öktem ile Bursa Uludağ Güzelleştirme Derneği Genel
İçtimai Muavenet Sekreteri Dişhekimi Dt.Adil Onar’ın büyük emekleri vardır.
Vekaleti (Sağlık ve Eski hastane, 1952 yılında, Memleket Hastanesi adıyla
Sosyal Yardım Bakanlığı) tarafından kısa sürede onarılır. açılan yeni hastaneye taşınır. Yeni bina bodrum hariç
Bir süre sonra, Dr.Yusuf İzzettin Bey Bursa’ya, hastanenin yedi katlı ve 600 yataklıdır. Giriş katında başhekimlik ve
başhekimliğine atanır. Dr.Yusuf İzzettin Bey hastanenin idare, acil servis, eczane, karantina, bakteriyoloji, hayati
ismini Ahmet Vefik Paşa Hastanesi’ne çevirirse de halk kimya ve patoloji laboratuvarları, röntgen servisi ve fizik
Memleket Hastanesi ismini benimser. 1927 yılında, has- tedavi merkezi bulunmaktadır. Birinci kata, Altıparmak’ta
tane dört büyük ve dört küçük binadan oluşmaktadır ve bulunan Doğumevi taşınır. İkinci ve üçüncü katlara eski
150 yataklıdır. Büyük binalardan birincisi Ahmet Vefik hastanede bulunan birimler yerleşir. Dördüncü kat Verem
Paşa’nın yaptırdığı iki katlı binadır. Birinci kat, cildiye ve Hastanesi’ne ayrılır. Poliklinikler eski hastanede bırakılır.
efrenciyye (frengi) hastalarına aittir. Katın bir ucu tutuklu
hastalara ayrılmıştır. İkinci kat, 60 yataklı dahiliye servisi-
dir. İkinci büyük bina Vali Reşit Paşa zamanında yapılan,
cerrahi doktorlarının odaları, hasta koğuşu, tecrit odaları,
ameliyathane ve muayene odalarının bulunduğu hariciye
binasıdır. Üçüncü büyük bina akıl hastaları için yapılmış
ancak 1925 yılından sonra hastalar İstanbul Bakırköy Akıl
Hastalıkları Hastanesi’ne gönderildiğinden bina zührevi
hastalıklı kadınlara ayrılmıştır. Dördüncü büyük binada
poliklinikler, hayati kimya (biyokimya) ve bakteriyoloji
(mikrobiyoloji) laboratuvarı, röntgen, kütüphane, toplantı
salonu, doktor yatakhaneleri ve idare odaları bulunmakta-
Hekimce Bakış 85

