Page 16 - Hekimce Bakış Dergisi 103. Sayı
P. 16

FROTMAN







                                                         Dr. Gönül MALAT  |  gonulmalat@hotmail.com




               SIRADIŞI KARANTİNA


               Kurumuş yeşil otları
               Toprak olmuş umutları
               Gökte mavi bulutları

               Bu mezarda bir garip var*

               Günde otuz,  otuz beş kişinin   tepelerin kirli gölgesi aksetmiş,   kadar ölen yeter, daha fazla
               öldüğü salgın yıllarıydı. O kuduz   insanlar kudurmuş, en acısı da   ölmesinler” diyerek işe el attı.
               yıllarda, şimdi olduğu gibi tek   “yiğitlerin, fidanların,” gencecik   Tankla, topla, tüfekle sıkı bir
               meclisle değil, çift meclisle   ölümleri kanıksanır olmuştu.    karantina başlattı. Ne yazık
               yönetilirdi üstelik bu güzelim   Eski cumhurbaşkanı, görev      ki, bu karantina toplumdaki                               ateşliyordu.                    evlerin bahçelerinde,  yakmaya   ana, bacı ve eş olanların, yani
               ülke. Senato, yönetimde         süresi bitince tasını tarağını   kuduz salgınından daha ölümcül                                                           kıyılamamış “İnce Memed”        nü resimleri yapılabilenlerin,
               oluşabilecek, tüm tıkanmaları   bile toplamadan, kaçarcasına    olacaktı. Yalnızca henüz                                  Karantinanın başlamasıyla       mezarlıkları doludur.           gözleri yaşlı, gönülleri kırık
               çözmek ve cumhurbaşkanına       ayrılıverdi Çankaya’dan.        kimsenin bundan haberi yoktu.                             birlikte halk, yeni salgından                                   döküktür oysa yitirdiklerinden.
               danışmanlık etmek için          Çift meclisteki seçim 100.      Karantina, salgını durdurmuş                              etkilenmeyelim diye evlerinde   Ailede herkesin titizlikle      Netekim Paşa’nın, bu
               oluşturulmuştu. Meclisle elbirliği   turunu tamamlamaya doğru yol   ama başka yeni bir salgına,                           ne kadar kitap varsa gizli gizli   defalarca okuduğu bizim İnce   resimlere aktaramadığı,
               edip, çözümün bütün yollarına   alırken, cumhurbaşkanlığı için,   ceza, işkence ve idam salgınına                         yakmaya başladı. Gazyağı        Memed romanımız ise Hıdırlık    resmedemediği, hiçbir zaman
               barikatlar kuruyordu oysa.                                                                                                karaborsa olduğundan, kitapları   Tepesinin (Afyonkarahisar)
                                               Bülent Ersoy ve Zeki Müren’e    neden olmuştu.                                            yakmak için misafir kolonyalarını   yamacındaki bir badem ağacının   da resmedemeyeceği tek bir şey
               Mavi gömlekli Romantik Şövalye   oylar çıkıyor, ciddiyetsizlik ve   Netekim Paşa oluşturduğu                              kullandılar. Nasıl olsa, sokağa   altına gömülüdür. Her bahar   vardır tablolarında.
               ile nüktedan hazır cevap Şapka   sorumsuzluğun haddi hesabı     karantinayı savunmak için,                                çıkma yasağı vardı. Hiç kimse   çiçeklenir zülme inat.          KADIN BAKIŞLARI! Evet,
               bir türlü uzlaşamıyor, cumhurun   bilinmiyordu. Emekliliğinde   güzelim Anadolu şehirlerini bir                           “Müsaitseniz annemler size                                      KADIN BAKIŞLARI!
               başkanını seçemiyorlardı. Seçim   yağlı boya nü resimler yapacak   bir gezip sürekli konuşuyordu.                         gelecek”  diyemiyordu artık.    Yıllar yıllar sonra karantinayı
               turları başlayan çifte mecliste,   olan Netekim Paşa, Şövalye ve   Bir şehirde “Asmayalım da                                                              başlatan Netekim Paşa,          Evlatlarını, eşlerini ve
               senato ayrı telden, meclis ayrı   Şapka’ya göstermelik parmak   besleyelim mi?” diyor, başka                              Hani bazı şeylere kıyamazsınız   karantina sonucunda yitirilen   yoldaşlarını; otların altına,
               telden, Şövalye ve Şapka ayrı   sallayıp haber saldı. “Uzlaşın,   bir şehirde “ Biz aydınlarımıza                         ya, insanlar da bazı kitaplara   yiğit ve fidanlarla birlikte   selvilerin, uğultularıyla
               tellerden kakofoniyi, öyle güzel   uzlaşmazsanız gelir otururum   düşünmeyin demiyoruz. Sadece                            kıyamıyorlardı. İşte “İnce      yüzlerce “İnce Memed”           yarenlik etmeye veren KADIN
               çaldılar ki, elbirliğiyle sonu da   tepenize haa”diye.          düşündüklerini başkalarına                                Memed” romanı onlardan biriydi.   mezarını hiçbir şey olmamış   BAKIŞLARI! O bakışlar daha
               başlatmış oldular.                                                                                                        Şimdi baksanız Anadolu’nun      gibi ardına atıp,  çamların     doğrusu bakamayışlar zamanda
                                               Sonunda Netekim Paşa,           söylemesinler yeter” diyerek                              bozkırında, ormanında,          altında “nü” yağlıboya
               Sokakların karanlığına,         115.turdan sonra “Artık bu      ağzıyla kara kara mermiler                                tarlasında, tapanında ve        yapmaya başlar. Kadınların      asılı kalmıştır çünkü.




               *Aşık Mahsuni ŞERİF


                16  hekimcebakis.org                                                                                                                                                                                                 17
   11   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21